3 Mart 2011 Perşembe

Adnan Sezgin Devrinin Sonu

Kendisinin geçmişini falan bir yana bırakıyorum. Dişe dokunur bir doğrusunun olduğune pek şahit olmadım ama Adnan Polat'ın var olduğu Galatasaray'ın içerisinde de bir şekilde yer aldı. Sürekli şu söylemi Adnan Polat kullanır. ''Uefa Kupası'na giden takımın tohumlarını ben attım'' diye. Hakan Şükür'ü falan bu takıma ben getirdim der, doğrudur da. Eskiden futbol şubesinin başındayken yakaladığı imaj sayesinde yılların idol ismi olmayı başardı. Herkesin başkan olarak görmek istediği biri oldu, açılan anketlerde yüzde 90'lara dayanan oylar aldı, Özhan Canaydın'a bile onca tepkinin arasında seçim kazandırdı. Yine de ne zaman kulübün içerisinde yer alsa Adnan Sezgin'i de yanında taşıdı. Bu da en büyük eksisi oldu zaten, belki de şimdilerin en sevilmeyen Galatasaray figürü olmasında Adnan Sezgin'in de rolünün büyük olduğunu düşünüyorum.

Şimdi ise gelinen nokta da Adnan Sezgin'in gidişine hayır diyemedi. Ya da kendisini istifaya zorladı. Bunu bilmiyorum. Doğru olan da buydu, çok geç alınmış bir karar. Adnan Sezgin'le Galatasaray'ın iyi gitmediğini anlatmama bile gerek yok, Haldun Üstünel ayrıldığından bu yana da gelinen nokta ortada. Yine kötü giden ama koyulan vizyonla ayakta durmaya çalışan takımın da vizyonu elinden alındı. Bana sorarsanız bu sezon Galatasaray'ın elinde kötü bir kadro var ve bu kadronun kurulmasında da büyük pay sahiplerinden biri sportif direktördür. Sadece bu yıl değil, sürekli bir başarısızlıkta geldiği için başarısızlığı teknik direktörlere bağlamaktan ziyade işin kökenine inip sorunu orada aramak doğrusuydu ama geç kalındı. Bu değişim bile yönetimin görevde kalmasını sağlamayacaktır.

Asıl sorulması gereken soru ise Adnan Sezgin'in neden gittiği değil. Bu zaten olması gerekendi ve oldu. Asıl mesele yeni sportif direktörün kim olacağıdır, mevcut yönetimin nasıl bir strateji getireceğidir. Bu işi profesyonellere mi bırakacak, yoksa ağabey olayına mı girilecek. Mesela adı geçen Hakan Şükür'ün bu göreve gelmesi ağabeylik olayının yeniden yaratılması demektir ve günümüz futbolunda da bu ne kadar doğru bir hamle tartışılır. Mevcut yönetim ise bunu seviyor, gidenin ardından eski efsane bir Galatasaraylıyı getirerek hepimizi bir süreliğine uyutuyor. Skibbe gidiyor yerine Bülent Korkmaz geliyor, Rijkaard gidiyor yerine Hagi geliyor. Büyük ihtimalle de Adnan Sezgin'in yerine göreve gelecek isim bu işe yıllarını vermiş, profesyonel bir isimden öte yine camianın içinden gelen biri olacaktır.

Başarı gelir mi bilemem, her gelenin Adnan Sezgin'den iyi olabileceği düşüncesi de hakim çünkü. Bu da yanlış bir düşünce ama malesef geldiğimiz tablo da bu.

''Kendisi hak etmediği muameleye tutuldu. Bana kendisi 6. kez istifasını verdi. Sezgin'e bugüne kadar verdiği hizmetlerden dolayı teşekkür ediyorum. Galatasaray'a en faydalı profesyonellerden birisi olduğunu söylüyorum. İnşallah bundan sonra hayırlı olur''. Bu sözler de Adnan Polat'a ait, Adnan Sezgin'e son görevini yerine getirmiş. Soru ise şu, 6 kere istifası verildi ama kabul edilmedi. Peki neden 7. kez verildiğinde kabul ettiniz? Eğer ortada bir duruş varsa Adnan Polat'a da istifa etmek yakışmaz mıydı? Adnan Sezgin'in istifası da kabul edildiğine göre onun başarısız olduğunu siz de tasdik etmediniz mi ve neden hala Adnan Sezgin'i göklere çıkaran sözler geliyor?

1 yorum:

  1. tüm iş floryada.ister adnan polat gitsin ister sezgini yollasın,ister ünal aysal gelsin ister ali dürüst gelsin.bi adam lağzım şimdi bize floryayı eski haline döndürecek büyük bi adam

    ne oyuncu seçimi,yollanması satılması ne başka bi şey

    önümüzdeki sezona bu adam bulunmazsa hiç bi şey bugünden çoook daha iyi olmayacak...

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir