19 Haziran 2011 Pazar

Fenerbahçe'nin Sezer Öztürk Hamlesi

Günümüzün popüler deyimi oldu, iki yönlü oynayan orta sahalar. Dünya üzerinde de çok tutulan futbolcular bunlar aslında, kendileri için önemli paralar dökülüyor. Önemli yani bu tip orta saha futbolcularını kadroda bulundurmak. Milli Takım'a da baktığımızda bu rotasyona fazlasıyla sahip olduğunu görüyoruz. Zaten eskiden ne yapamıyorsak şimdi yapmaya başladık. Çok iyi orta saha futbolcuları ve kaleciler mevcut elde. Ama elle tutulur 3-4 tane stoper bulamıyoruz, bu da farklı bir tartışma konusu aslında.

Sezer Öztürk'ün de bu orta saha tanımına uygun bir futbolcu olduğunu söyleyelim. Ama daha çok işin ofansif yönünde aktif. Selçuk İnan'a benziyor tarz anlamında diyebilirim. Almanya çıkışlı bir futbolcu tabii, bunu da eklemek lazım. Çünkü bu çok önemli, neredeyse Milli Takım'ımızın iskeletini gurbetçi futbolcular oluşturmaya başlayacak.

Sezer Öztürk'ü biz Galatasaraylılar Manisaspor günlerinden hatırlarız. Ufuk Ceylan'la beraber önce Galatasaray'la anlaştılar ama kulüplerin anlaşamaması sonucunda bu transfer çok gecikti. Futbolcular da kadro dışı bırakıldı, sözleşme yenilemedikleri için. Ufuk Ceylan ise gerekirse bir sezon futbol oynamamayı göze aldı ve sözleşme yenilemedi ama Sezer Öztürk'in direnişi çok kısa sürdü, sözleşmesini yeniledi ama yanlış hatırlamıyorsam ligin devre arasında Eskişehirspor'a gitti.

Zaten çıkışı da bundan sonra başladı ve bugün Fenerbahçe formasını giyecek. Fenerbahçe'nin oyun şablonuna bakınca daha çok 4-4-1-1 gibi oynadıklarını görüyoruz. Bu zaten Alex'in gelişinin sonrasında oluşan fix sistem. Gerçi bu sene kanatları daha aktif kullandıklarını, Alex'i de en ileri uçta kullandıklarını çok gördük, Niang'ı biraz daha sola kaydırarak tabii. Fenerbahçe'nin ise aradığı Emre Belözoğlu'nun alternatifini yaratmaktı. Çünkü o olmadığında sıkıntı yaşanıyor, o profilde başka bir futbolcu yok elde. Olanlardan da beklenen bir türlü alınamadı, Özer Hurmacı gibi mesela. Bu açıdan bakınca Sezer Öztürk çok doğru bir hamle, kadro derinliği bu sayede daha sağlam diyebilirim. Bir de sağlam bir ön libero transferi gelirse açık açık söylemek lazım, gelecek sezonda da Fenerbahçe şampiyonluğun en güçlü adayı olur. İyi olan kadronun üzerine, çok doğru alternatif anlamında hamleler geliyor.

Bu transferin bir diğer özelliği de Bilica'dan kurtulmak oldu. Bu çok önemli bir sorundu, Bilica'nın durumu artık farklı bir şeydi. Mesela Beşiktaş bazı yabancılarını göndermek istiyor, çünkü yabancı kontenjanını boşaltmaları lazım. Kontenjan sınırsız olsa belki de kalacak o adamlar kadroda. Ama Bilica farklı. Onun durumu psikolojik bir sorundu artık, Fenerbahçe'nin de bu eşiği atlaması önemliydi. Şimdi Bülent Uygun'la yeniden buluştular, bakalım neler olacak. Bonservis olarak ise 2 milyon 750 bin dolar + Abdülkadir Kayalı ve kiralık olarak Berk Elitez gitti.

Şunu da eklemeli, son yılların en büyük hayal kırıklıklarından biri sanırım Abdülkadir Kayalı. Bunu da futbolcudan öte Fenerbahçe'den dolayı olduğunu düşünüyorum. Gerçi üç büyüklerin hepsinde bu sorun oluşmaya başladı. Kısa vadeli düşünceler doğduğu için bu tip gençlerin şans bulması çok zor ama Anadolu'da yeni başlayan trend en büyük umutları. Üç büyüklerde bir türlü şans bulamayan bazı gençlerin Anadolu takımlarında harikalar yarattığını görebiliyoruz. Umarım Abdülkadir Kayalı için de bu geçerlidir...

1 yorum:

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir