
Melo'nun yokluğu soru işaretiydi aslında. Engin Baytar'ın oynayacağını ben de tahmin ediyordum ama Ceyhun Gülselam'ı görmek adına bu maçta 11 başlatırdım ben. Ceyhun'un daha iyi işler yapacağından ziyade onu görmek adına, kesin doğru tercih olduğundan değil. Aslında bu da bendeki rehavetin göstergesi çünkü geçen haftalar benim ve benim gibi düşünün taraftarların da özgüvenini arttırdı ve İstanbul BŞB'nin de son haftalardaki kötü gidişinden dolaylı bu maçı biraz hafife almamıza yol açtı.
Selçuk İnan ve Engin Baytar orta sahanın ortasında göbeği oluşturdukları 3. maç bu. Beşiktaş karşısında 60. dakikadan sonra Baros oyuna girmiş ve 4-4-2'e geçişte bu ikili göbekte oynamıştı. Aynı şekilde bir sonraki Mersin İdman Yurdu maçında da. Bu iki maçın ortak özelliği, o haftalara kadar pozisyon bulmakta sıkıntı çeken Galatasaray bu sorunu aşmaya başladı. Çünkü Engin Baytar dikine oynayan, hareketli, kolay yıkılmayan ve topu tutabilen bir futbolcu. Bu özelliği de hücumda çok faydalı ama topla oynama işini abarttığında sorunlar doğabiliyor. İlk yarıda da bunu fazlasıyla yaptı, ikinci yarıda biraz daha pas organizasyonlarına girdiğinde takımın kimliği yerine oturdu ve yakalanan tempoyla beraber farklı bir skor geldi.
Webo'nun kırmızısı mühim aslında, kurtarıcı niteliğinde bir durumdu o, gerçi Webo atıldıktan sonra da ilk yarının sonuna kadar İstanbul BŞB daha aktifti ama ikinci yarı alınan önlemler ve daha hücumcu bir Galatasaray birçok pozisyon yakaladı. Elmander'in de maçın içerisine biraz daha girmesi, Engin Baytar'ın dikine çıkışları, Selçuk İnan'ın Baros'a attığı nokta toplar ve Emre Çolak'un şutör özelliğinde zirveyi görmesi. 4-1'lik farklı skorun anahtarı bunlar, iki devreli bir takım izledik aslında. İlk yarıda rehavet içerisinde boğulan, ikinci yarıda doğrularını hatırlayarak rahat bir maç geçiren.
Serinin 7 maça çıkması önemliydi ama şunu da eklemeli. Sağ kanat büyük sorun, mutlaka bir alternatif yaratılmalı, hatta geldiği gün oynayacak bir isim bulunmalı. Kazım çok istikrarsız, bir var bir yok, bugün de varımsı bir yokluk içerisindeydi. Samsunspor karşısında olmaması da ayrı bir sorun doğuracak tabii, Engin Baytar'a geçecektir forma, bu sefer sağ açık olarak.
Usta yanlış anlama ama uzun zamandır yazılarını okuyorum fakat bu yazında baya bi eksik var maçı sindiremeden yazınca böyle oluyo biraz daha sabır lütfen.
YanıtlaSilBenim düşüncelerim bunlar, yarın da yazsam aynı şeyleri yazacaktım. Eksikler nedir sence, atladığım noktalar :)
YanıtlaSilHem Melo'yu hem Selcuk'u zaman zaman dinlendirebilmek adına Veysel Sarı veya Holmen bu takıma alınmalı. Ayrıca Ceyhun'u ben ön libero olarak değil defans göbek olarak denerim. Servet'i bence hemen satmalılar. Ceyhun en azından topa vurmasını biliyor.
YanıtlaSilÖncelikle sportif cümleleri zevkle okuyan bir futbol tutkunu olarak şunu söylemeliyimki Burak Eren birçok futbol yazarından çok daha iyi tespitler,analizler yapan bir blogcu. Bu nedenle tüm yazılarını büyük bir zevkle okuyor görüşlerimide zaman, zaman bloğa yazarak paylaşıyorum. İBB maç yazısına ilave olabilecek görüş maça etki eden hakemin Webo ya gösterdiği haksız kırmızı karttı.Ayrıca Webo atılana kadar G.Saray ın iyi kapanan, çabuk atağa çıkan çıkan takımlara karşı gol pozisyonu üretemeyip defansın çok açık veren oyununun net olarak görülmesiydi.E.Baytar ın ne kadar istekli olup olağan üstü çaba sarfetsede oynadığı egoist futbolun çağdaş futbolda asla yeri olmadığının bilinmesi gerekir. Şayet İBB bir kişi eksik olmasaydı dünkü maç kesinlikle bu skorla birmez umulmadık bir puan kaybı yaşanabilirdi.
YanıtlaSil1-1 ve sonrası galatasaray için ölüm gibiydi Webo'nun bir anda atılması tüm dengeleri altüst etti üstelik Baros'un attığı gol ofsayt tek güzel olan Emre'nin golleriydi..
YanıtlaSilEksiklerin neler mi Emre den zerre kadar bahsetmemissin maçın en önemli konusu ikincisiz Melosuzluk ilk yarıda başımıza baya bi vurdu Selçuk un göz ardı edilmeyecek kadar etkin olmaya başladığınıda söylemek lazım ayrı bu maçı 10 kişi kalmasalardı sittin sene kazanamayacağımız gerçeği.Kırmızı kırmızı değil,Baros un golü ofsayt bunlardan ne kadar bahsetmissin yazıyı okuda bi gör:D (Tabi bunların hepsi bi yazıya sığıcak diye bi kaide yok Selçuk taki farklılığı yeni yazmışsın Trabzon asıl şimdilerde ne kaybettiğinin farkına varmıştır bence.)
YanıtlaSil@heroruno; Benim tarzım bu ama, önceki yazıları okuduysan görmüşsündür. Bir maçı bir yazıya sığdırmam genelde :)
YanıtlaSilDoğru yazı tarzınız öyle yanlız ben kırmızı değildir diye düşünüyodum ama semih in ayağı ne öyle ya.
YanıtlaSil