
9 maçlık bir galibiyet serisi oluştu, beraberinde gelen kazanma alışkanlığı ama onun da getirdiği aşırı güven bazen sıkıntı yaratabiliyor. Son haftalarda bunu yaşıyoruz, Samsunspor karşısında da bu oldu, Karabükspor maçının ilk yarısında da. 1-0 başlamamıza rağmen maça skorun getirdiği özgüven rakip üzerinde olumlu etki etti.
Maç öncesinde Servet Çetin üzerinde kuşkularım vardı. Kafa olarak futbolu mu yoksa Galatasaray'ı mı bitirdi bilmiyorum ama birşeylerin bittiği kesin. Adana Demirspor karşısında da kötü bir Servet Çetin izledik, bu maçta da. Sabri Sarıoğlu'nun tam olarak hazır olmaması ve Samsunspor karşısındaki durumu aslında Servet Çetin'i 11'de başlatan, Ujfalusi'yi de sağ beke çekti. Servet Çetin'in de savunmaya getirdiği bir uyumsuzluk var, bu çok net. Semih Kaya'yla anlaşamıyorlar, hepsinin ötesinde bireysel hatası çok ve Shelton gibi hızlı bir futbolcu karşısında da bu durumlara düşebileceğini tahmin ettim aslında. Shelton normalde sol kanada yakın oynar ama bu maçta en ileri uç elemanıydı ve gol yollarında verimsiz bir isim olsa da ağır savunma karşısındaki hücum etkisi mükemmel.

Yine iki perdeli bir oyun aslında, bunu son haftalarda sıklıkla yaşamaya başladık. Eboue'i tahmin ettiğimden daha fazla arıyoruz, en güçlü bölgemiz gibi görünen savunma hattında sıkıntılar oluyor ama kazanma alışkanlığı, en kötü anımızda bile skor bulma sıkıntısı olmaması en büyük silahımız gibi görünüyor. Güzel bir galibiyetti, farklı kazanmak, 2012'de oynadığımız tüm maçları farklı bitirmek çok güzel. Gündem ise transfer tabii...
Son üç lig maçımız İBB, Samsun, Karabük hepsini farklı sokrlarla kazanırken aklımızda bazı soru işaretleri kalmadı değil. Her üç takımda aslında ligin en kolay takımları.Ama her üç takımda oyunun bazı bölümlerinde oyuna G.Saray dan daha çok hükmettiler.G.Saray her üç maçta da ciddi süreler mahkum oynadı.Hatta hakemlerin doğruluğu tartışılır kırmızı kartları olmasa rakip takımlar oyunun yarısını bir kişi eksik oynamasa bugün herşey çok daha farklı olabilirdi.İşin gerçeği şu ki son maçlarda G.Saray defansı çok açık veriyor.Kupada zayıf A.Demirspor bile biraz becerikli olsa maç gol düellosuna dönerdi.Karabük maçındaki gibi her zaman Muslera kurtarıcı olmayabilir.Ayrıca hakemler İBB maçında Webo ya gösterdikleri kırmızı kartı benzer pozisyonda Baros a, Karabuk maçında Mabiala ya gösterilen kırmızı kartı,aynı pozisyonu Ujfalasi yapsa aynı kararı verirlermiydi.? İleri ikili Elmander ve Baros için ligde bu tip kolay maçlar bulunmaz fırsat.Onları bu tip kolay maçlarda değerlendirmek pek doğru olmaz.Servet i anlamak için o psikolojiyi yaşamak lazım.Bir yıl önce milli takımın ve G.Saray defansının belkemiğiyken bu gün zorunluluktan oynatılan futbolcu durumuna düşmek çok kolay kabullenecek durum değil. Terim in Samsun maçını çeviren Reira ya Karabük maçında hiç şans vermemesi pek adil değildi.G.Saray için esas maç haftaya Eskişehir maçı.Ligin kolay takımları karşısında görülen zaaflar Eskişehir maçında da yaşanırsa sonuç hiç hoş olmayabilir. Son olarak Efsane kaptanımız Bülent Korkmaz ın bu gidişle asla iyi bir teknik adam olamayacağını gördük.Mevcut oyuncu kadrosuyla Karabük çok daha iyi bir takım kurgusuyla oynatılabilir.Ayrıca takımın en iyi, en etkili adamı Sernad ile en çok koşan forveti Kağan ı hangi mantıkla oyundan aldı anlayamadım.?
YanıtlaSil