30 Eylül 2017 Cumartesi

Akhisarspor hep aynı, Okan Buruk ise bıraktığı yerden devam ediyor


Akhisarspor'a karşı büyük bir sempatim var. Bir ilçe takımı, bu anlamda son derece mütevazi ama o kadar iyi yönetiliyor ki. Süper Lig'e çıkmaları plan dahilindeydi, Süper Lig'de sağladıkları bu istikrar ise çok daha iyi bir planın parçası. Hedefleri nedir bilmiyorum, bunu çok da dillendirmiyorlar ama bir çizgide kalmayı başarıyorlar. O çizgi de Avrupa Kupalarını zorlamaya başladı.

Tolunay Kafkas'ı takımın başına getirdikleri dönem onlar adına büyük bir kayıptı. Şöyle diyeyim, Akhisarspor'un kendi benliğine ilk ve son kez ihanet ettiğini gördüm. Onları özel kılan bazı şeyler var, biri de teknik direktör noktasında. Kendilerine yakışacak, bünyelerinde büyüyecek teknik adamı daima buldular. Hamza Hamzaoğlu'ndan başlar, en son Okan Buruk'a kadar geliriz. Teknik adamlar değişir ama kulübün felsefesi değişmez, teknik adamlar da o doğrultuda seçilir. 

Tolunay Kafkas o anlamda Akhisarspor adına çelişkiydi, Okan Buruk'la yeniden kendi benliklerini yakaladılar. Geçtiğimiz sezon Okan Buruk takımın başına geldiğinde 27 puanla 15. sıradaydılar. Okan Buruk sonrası ise ligi 6. sırada bitirdiler, müthiş bir hücum takımına dönüştüler. O takıma da Okan Buruk herhangi bir transfer yapamadı, altını çizmek lazım. Mevcut takımdan yarattığı bir hücum etkisi, hani Tolunay Kafkas'la 23 maçta sadece 15 gol atabilen takımdan.

Okan Buruk'un çalıştırdığı tüm takımlarda bu potansiyeli yansıttığını düşünüyorum ama bir sıkıntı vardı. 2. sezona girip, kendi transferlerini yapmaya başladığında yaşadığı düşüş gibi. Bu yüzden de geçen sezonun o etkisine rağmen kendi takımını kursun diye beklemeli diyordum. Ligde geçen 5 maç itibariyle bir şeyler yazabiliriz, erken olmasına rağmen. Akhisarspor'da görüntü aynı, sessiz sedasız şekilde 5 maçta 10 puanı topladılar, 6. sıradalar ama 3.'nün de 10 puanı var.

Kulüp felsefelerini çok seviyorum, bonservis ödeyerek transfer ettikleri kimse yok. 8 transferleri var ama bonservis ödemediler. Kulübün çok doğru bir transfer politikası var ve iyi oyuncuları buluyorlar. Haliyle zarar etmeyen bir camia, istikrarlarının en önemli sebebi de bu. Mütevazi yapılarını asla bir kenara atmıyorlar, ortaya büyük hedefler koymuyorlar (en azından dillendirmiyorlar) ve çıtayı asla düşürdüklerini görmedim. Bu anlamda ligin en iyi yönetilen takımı dahi olabilirler. 

Okan Buruk için ise yorumum sabit, Tudor sonrası Galatasaray'ın başına gelecek teknik adamdır. Bu bir kader, mutlaka yaşanacak ve başarılı olacağınına da inanıyorum. Genç bir teknik adam, her geçen zaman daha üzerine koyuyor ve gelişiyor. Galatasaray öncesi hazırlık gözüyle bakıyorum ve gelişimini takip ediyorum. Ligin en önemli yerli teknik adamlarından biri oldu ve oynattığı hücum oyunu da büyük takımlar için fazlasıyla ideal. 

Bu yazıyı yazdığım günle aynı noktadayım;

6 yorum:

  1. şu kulübün adı "akhisar gençlik" olsa çok daha şık olmaz mı ya..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Onu yetkililere söylemelisin. Sponsor aldılar, devamı Akhisarspor oldu.

      Sil
  2. Burak hocam merak ediyorum sebebini dün akşam jansen ilk pozisyonunda rakibe müdahalede bulunuyor ancak teknik yetersizlik nedeniyle doğru görüntü bir türlü yok inanmıyorum olmadığına.
    O pozisyon kırmızı görmedi hadi 34 te 2. Sari var. 34 dk jansen atılmadı diye mi bu hezeyan Rıdvan Dilmen diyor ki a t a m a d ı soldado için ee oda kırmızı etti mi 2 . Alperin pozisyonu çok dengesiz ve asla temas olmayan bi pozisyon değil yerde sabit ayağına sert şekilde sağ ayağıyla darbesi var skertel zaten konuşmuyorum. Ee sen bunları biliyosun da golden önce faul var soslu hakem de hakem diye ne anlatıyorsun çok merak ediyorum. Geçen sene Konya maçını deplasman bu adamla almadın mı Ali Koç aday diye maç esnasında altyazi geçiriyordun tepkiler dinsin diye bu adam vermedi skertel in elle net müdahale sini ve 3 puanla lige tutundu. Şuan bakıyorum da medya miz Beşiktaş maçı intikamı sosu verme çabasında ve hiçbiri jannsen 34 dk dan bahsetmiyor meleke hariç.
    Sana sorum şu Burak hocam konu Fenerbahçe olduğunda medya daki bu orantisizligin sebebi maddi mi ? Akıl erdiremiyorum çünkü. Akhisar'in net galibiyetini gölgeleme çabası bugüne dehil ilerisi maçlar için baskı çabası mi ?
    Son olarak Aykut hoca diyor ki fb kulübü gereğini yapar yapacaktır?
    Bu tehdit dehil de nedir ya. 8 penaltımız verilmedi geçen sene sonuç koca bir hiç. Fenerin bjk maçında kazandığı gibi kaybettiği derbi hatırlamam. Eboue 2 golde de faul yaparak derbi kazanır. Ofsayt golleri boldur hatayla kaybettikleri derbi yok nerdeyse . Ozaman bu takımın yönetenleri ve medyası kalitesizliğin baş sorumlusu değil midir ? Saygılar

    YanıtlaSil
  3. Latovlevici Karabük'teki günlerinden uzak Linnes bugün iyi oynadı ona rağmen 65. dak oyundan alındı. O dakikaya kadar yapılabilecek başka hamleler varken.

    Karabük maçının ilk yarısı ikinci yarının 45-60 arası bölümü iki takımında pozisyon bulduğu pres yaptığı gitti geldili bir maçtı. Skor bıçak sırtıydı buna hiçbir müdahalede bulunmadı Tudor. 60-75 arası çok pozisyon bulduk ama bunun taktikle bir ilgisi yok.

    Gomis dışında biraz Feghouli hariç ayağı düzgün ofansif oyuncu yok. Maicon Ndiaye hatta Garry'nin ayağı vuruş olarak Belhanda'dan daha düzgün. Bu yüzden galiba kale önünde bile hala gereksiz pas yapıyoruz vurmak yerine. Garry'nin müsait pozisyonda Gomis'i araması kendini Gomis Belhanda Fernando Maicon gibi AS - Öncelikli oyuncu konumunda olmadığını Linnes Tolga gibi 2.tercih olduğunu bilmesinde bence. Bilinç altına yerleşmiş Tudor'un bunu kırması lazım ADALETİ KİM İYİ ise oynayacağını maçta önemli olanın pozisyonun gerektirdiği doğru hareketi yapmanın önemli olduğunu oyuncularına hissettirmeli.

    Gomis bugun iyi değildi. Eren'e karşı da önyargılı sanki Tudor. Belhanda için özel paragraf açmak lazım. Sneijder'den hiç hazzetmezdim futbolundan. Belhanda'ya önyargım yok yani. Ama sırf Belhanda için bu takım yeri geldi tek açıkla oynadı yeri geldi Fernando 3.stoper NDiaye ön libero oynadı. Belhanda'nın gol becerisi vuruşu düzgün değil eyvallah takılmıyorum. Ama forvet arkası play maker gezgin 8.5 numara oynayacak oyuncunun TOP KONTROLÜ pas şiddetini ayarlama konularında VASAT olmasını anlamıyorum. 43. dk ve 90+ larda yaptığı iki kontrol ve pas var ki çok kötüydü.

    Tudor devre arasında ya da 55-60 arasında bir karar vermesi gerekirdi ya Garry çıkarıp Belhanda'yı sola atacaktı ya da Belhanda'yı çıkarması gerekti. Futbolun adaleti ya da kafadan oynayan isimler olmasa... Sonra Garry'e niye vurmadın diye kızmaya hiç hakkımız yok. hoca da önyargılı...

    Feghouli ve Fernando'nun oyun görüşü top kontrolü Belhanda ve Ndiaye'nin önünde. Denayer'i savunmanın önüne 3. stoper gibi koyup Fernendo'yu Ndiaye'nin yerine koyabilirdik. Sola Garry ya da Belhanda'nın birini koyup diğerini çıkarabilirdik. Aksi halde Fernando çok geride kalırsa gezgin Belhanda önlibero Ndiaye ikilisi top kontrolü çevre oyun görüşü pas becerisi yetmiyor.

    M.K.İ

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Lato için doğal, ciddi bir sakatlıktan döndü. Belhanda'nın ayağı temiz, diğer türlü görünme nedeni basit oynamaması. Basite kaçmıyor, zorluyor, en olmadık olanı deniyor ve hep öne. Ben memnunum kendisinden. Derdiyok için ise ön yargılı olduğunu sanmıyorum, olmadı çünkü Derdiyok. Uymuyor Tudor'a, bu da doğal.

      Sil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir