14 Haziran 2020 Pazar

Rizespor 2-0 Galatasaray, birileri yürü ya kulum demiş


Birileri yürü ya kulum demiş, neticesinde katledildik. Maça çıkmasak alacağımız hasar çok daha az olacaktı. En fazla 3 puan kaybederdin, Muslera ise seninle olurdu. İlk dakikadan itibaren kötü olursun da, maç içinde yine toparlarsın. Ayağa kalkmana izin verilmiyor, bu ortamda hangi futbolu konuşacağız? Maçın ilk anından itibaren Rizespor'un sertliğine gösterilen müsamaha, Galatasaraylılara kart verilirken gösterilen cömertlik, çalınan / çalınmayan her şey ile futboldan olabildiğince uzak bir gün.

Galatasaray kötüydü, eyvallah. Maçın ilk anından itibaren de bunu gördük. İsteksizlik, heves kırılmış gibi bir hal vardı. Ligin ilk yarısındaki düzene geri dönüş gibi. Falcao'ya yine bir türlü top ulaşmadı. Pas ezberi bozulmuş, bu konuda en iyilerin dahi hataları var. Rizespor da hakemin kendilerine izin verdiği sertlik izniyle Galatasaray'ı rahatlıkla bozdu. Hızlı çıkarak da etkili oldular. Onların da çok fazla pozisyonu yok gibi görünse de, Galatasaray'ı durdurmayı başardılar.

Marcao'nun yokluğu da ezberin bozulmasında büyük etken. Geriden topla çıkabilmek ve oyun kurmak problem. Ahmet Çalık'ın arkasına atılan her top pozisyona yol açtı ki, zamanlama gibi hatalarına girmiyorum bile. Lemina ve Seri de bir arada 2 tane 6 numara gibi oluyor. Bu da takımı ön alanda 1 kişi eksik bırakıyor. Bu topu Falcao'ya nasıl ulaştırabilirsin? Ömer Bayram tek kalıyor ve onun da teknik meziyeti bir yere kadar.

Onyekuru'yu savunma arkasına kaçırmak dışında bir planın kalmamış oluyor. Pas kaliten de bu kadar düşükken bunu kullanamazsın. İlk yarıda pozitif anlamda konuşabileceğin bir şey yok. Belki de sezonun en kötü anlarından biri. 2. yarıda hamlelerle birlikte hareketlilik beklesek de organizasyondan bahsetmek imkansız. Yine de biraz olsun Andone'nin sağladığı hareket vardı. 2. yarıdan sonra çok şey bitmiş olsa da, Onyekuru'nun pozisyonu gol olsa yeni bir başlangıç izleyebilirdik.

Bu kadar sakatlık sonrası hamleler de karıştı. Emre Akbaba / Andone'yle başlamak doğruydu. Emre Akbaba'yı Falcao'ya biraz daha yaklaştırmak ve rakip ceza sahası çevresinde bitiriciye sahip olmak gerekiyordu. Andone de hareketli, Falcao'yu tamamlayacaktı. Olmadı tabii, 1-2 pozisyon dışında bir şey çıkmadı. Andone'ye yapılan penaltı da verilmeyince her şey bitmiş oluyor. Kaos dışında bir şey konuşamazsınız. 

Zaten futbol konuşmanın da anlamı yok. Galatasaray kötüymüş, iyi hazırlanmamış ya da başlamamış gibi konular sonra gelir. Kırıp geçtiler, özet bu. Korona süreci de bizi olabildiğince geriye atmış oldu. Buradan ayağa kalkmak zor. Kimse kalmadı, hasar çok büyük. Bu sezon da şampiyon olmayalım, bu da ayrı konu. Yaşanabilecek bütün felaketler başımıza geliyor. Kalan haftalarda yine elimizden geleni yapacağız ve lig bir şekilde bitecek.

20 yorum:

  1. başımıza her şey geldi. hem de en nefret ettiğimiz yerde. diyecek söz yok. kimsenin sözü yok. yazık oldu.

    YanıtlaSil
  2. bi tek mariano iyiydi. bide girdikten sonra belhanda.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben savunma tarafında Mariano'yu hiç beğenmedim.

      Sil
  3. Yok pes etmek yok, bu çeteye teslim olmak yok. yine böyle bir rize maçı sonrası şampiyonluk gitti diye karalar baglamıştık sonra bizi bizi yapan değerlerimizi hatırladık ve şampiyon olduk degilmi bunu unutmayalım . ipler bizim elimizde değil artık diyebilirsiniz ama ne zaman bizim elimizdeydiki son şampiyonlukları hep son haftalarda söke söke aldık yine alırız enseyi karartmak yok , moral bozmak yok şimdi hasar tesbit ve tamirat zamanı bunun için iyi bir ustan var elinde ..muslera için herşey yazıldı geldiğinden beri o hep işini yaptı adını tarihimize yazdı eminim biraz geç olsada yine göreceğiz şampiyonluk posterlerimiz de . hüzün bazen umudun , bazen yenilenmenin bir önceki hali olabiliyor bu kezde öyle olacak."organize kötülük" sadece dün akşam kazandı ama daha son sözü söylemedik hani bir söz vardır bilinen "şişman kadın sahneye çıkmadan bu oyun bitmez.." bırak bey iyilikle kalın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Pes etmek yok, elbette elimizden geleni yapacağız ama mental anlamda zaten gerideydik, iyice gerileyeceğiz diye düşünüyorum.

      Sil
    2. Temel sorunumuz takımın yaş vs durumu itibarı ile birazda bilinçli olarak geç form tutmamız idi son birkaç sezondur. birazda bunun sıkıntısı oldu. bu uzun arada şuda var son bjk maçıda sıkıntılı geçmısti oyun olarak sanki oradan devam ettik bu maçta da , lakin biraz fizik olarak geri gitmiş , bazı oyuncular süzülmüş gibiydi degilmi.. antep maçı bize son 7 hafta için çok şey anlatacak bekleyelim görelim

      Sil
    3. 2 sezondur diyelim. Bence kadro mühendisliğinin kötü olması da etken o başlangıçlarda.

      Sil
  4. Bu saatten sonra Galatasaray'ın şampiyonluk gücü kalmamıştır. Takımın en kritik oyuncuları sakat, önümüzdeki maçlar çok önemli ve zor. Benim umudum pek kalmadı. Söylemesi zor ama inşallah UEFA'ya katılırız. Şampiyonlar ligi katılımı ve şampiyonluktan alacağımız para bu yıl çok fazla önem arz ediyordu. Maça gelecek olursak Galatasaray kötü oynadı gibi gözükse de aslında daha çok gol atma fırsatı bulan takımdı ve o pozisyonları bir şekilde gole çevirsek sonuç değişirdi. Hakemlerin kasıtsız gibi gözükse de yaptığı yanlışlar maçı kazanmamızı da çok açık şekilde engelledi. Bir maçta 2 önemli oyuncunun ayağı kırılıyorsa bir bit yeniği aranır. Dünya da bile örneğini hatırlamıyorum. Bu maç hakkında çok kapsamlı araştırmalar yapılması şart. Oyunculara gelirsek Saracchi takıma çok faydalı bir oyuncu değil hatta çok kritik yanlış müdahaleleri yüzünden sorun yaşatıyor. Belhanda bu takımda kesinlikle olmamalı. Ahmet Çalık zaten 1. lig futbolcusu. Galatasaray'da yedek bile olamaz. Bu kadar eksiği ve kötü oynayan oyuncuyu görünce umudum kırılıyor tek dayanağım Fatih Hocadır. Muslera konusu sadece Galatasaray değil ülkemiz ve dünya için çok büyük bir sıkıntı. Son döneme damga vurmuş nadir kalecilerden birisinden dünya futbolu mahrum kalmış olacak belki de hiç bir zaman eski halinde göremeyeceğiz. Çok derin ciddi bir üzüntü içerisindeyim. Galatasaray tarihindeki en zorlu lig serüvenlerinden birisinin içine bugün itibariyle girmiş bulunmakta (Alp)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mental açıdan zor bir dönem, ayağa kalkmak ciddi anlamda zor.

      Sil
  5. 7'de 7 yaparak şampiyon olabiliriz. yapmadığımiz bişey değil.

    YanıtlaSil
  6. hocamız 4-2-3-1 i sevmiyor ve bu bizi çok zorluyor. emre akbaba gibi bir isim var ve sadece bir mevkide oynayabiliyor. 10 numara. başka hiçbir şekilde oynama şansı yok.

    takıma büyük katkı verirken kadıköy ile yine 4-3-3 e döndük. oyun bazen tıkanıyor emre girse de bir işe yaramıyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 4-3-3 de büyük katkı verdi, Fenerbahçe deplasmanı özellikle. 4-3-3 için sorun Seri ve Lemina'nın üst üste binmeleri. 2si bir arada lüks. Hele ki Lemina 6 oynarken.

      Sil
  7. Değişimin şart olduğu çok belli Muslera ve Donk dışında 30 yaş üstü bütün topçular gitmeli. Yerlerine genç, potansiyelli topçular alınmalı yalan olmasın nasıl ki Luyindama ve Marcao ile övünüyorsam rakibin Muriqini, Sörlorthunu da kıskanıyorum bu umarım bu tarz topçular alınır.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Falcao da kalır kalmasına, ondan yana umutsuz değilim. Top gelmiyor ki, ceza sahasına giremedin bile.

      Sil
  8. twitter'da bazen tartışılıyor. bruma-garry-onyekuru filan hangisi daha iyi diye. onyekuru'nun bu listede 3. olduğuna kimseyi ikna edemiyorum. onyekuru tamamiyle bi açık alan oyuncusu. dün rize sahaya çok iyi yayıldı ve arkada hiç ama hiç boşluk bırakmadi. boş alan olmayınca da onyekuru hiçbir varlık gösteremedi. çünkü açık alan olmadıktan sonra gösterebileceği hiçbir meziyeti kalmıyor. bu adamın çalım yeteneği yok. hiç gördünüz mü bruma gibi dar alanda çalım attığını, slalom yaptığını, topu alıp rakip eksilte eksilte gittiğini ? ben hiç görmedim. çalım özelliği olmadığı gibi pas oyununa da yatkın değil. rodrigues gibi pas alışverişi yaparak (gomis'i duvar kullandığı gibi) savunmayı aştığını gördünüz mü ? ben hatırlamıyorum. rodrigues ya da bruma gibi sağına çekip uzak köşeye yapıştırdığınıda görmedim. çünkü şut özelliği çok iyi değil, hele şut gücü hiç yok. kısacası dünkü gibi kapanan ve boşluk vermeyen takımlara karşı onyekuru'nun bi silahı yok. he bide diyorlar ya büyük maçlarda çok iyi oynuyor diye. doğru. çünkü fb mesela bize karşı defans yaparak oynamıyor ki. arkada boş alan bırakıyor ve onyekuru'da orada cirit atıyor. böyle maçlarda o müthiş süratinı konuşturma şansına sahip işte ama diğer maçlarda kayıp. biraz uzattım kusura bakmayın. son olarak sıralamamı da yapayım : bruma>rodrigues>onyekuru

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben tartışmıyorum bile. Galatasaray'ın oyun düzeninde Onyekuru önde. Tedbir alınca sorun olduğu doğru ama topsuz oyunda hepsinden iyi. Bruma gibi topu alayım, 5 çalım atayım tarzı kanat değil. Forvet tipinde. Bruma ise topu ayağında ister, Feghouli de varken solda bu tip bir isim sorun olur. Herkesin topu ayağına istediği ortamda ligin ilk yarısında neler yaşadık gördük.

      Garry Rodrigues'i konuşmam bile, geçen sezon Onyekuru ile bir aradaydılar. Orada fark net şekilde ortaya çıktı.

      Onyekuru'nun yaptıklarını da diğer ikilinin yaptığını ben pek hatırlamıyorum.

      Sil
  9. Muslera olsaydı kalan maçların hepsini alır yine şampiyon oluruz derdim ama şimdi sanki kolumuz kanadınımız kırıldı. biz son haftalarda şampiyonluk getiren galibiyet serileri yakaladığımızda, Muslera'nın şampiyonluk modunu açmış haliyle oynuyorduk. şimdi o dayanağımız yıkılmış oldu

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence de zor bu ortamdan sonra, mental anlamda çok yıprandık.

      Sil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir