Uzunlarımız iyi, olabildiğince kaliteli ama bu oyunu kısalar yönlendiriyor

Kadın basketbolda, geç de olsa iyi bir kadro kuruldu. Hatta son dönemin en iddialı kadrosu. İyi yabancılar alındı, yerlide geç kalınmış olsa da, sezon ortası transferleri güçlü. İşin bu kısmı tamam da, 2 tane net sorunu var. Sorunlardan biri de maalesef "korkulanın başa gelen" hali. Alper Durur'la alakalı herkesin soru işareti vardı. Çok tutulan bir coach değil. Kadro mühendisliği tamam deniyordu, bence orada da sorun yaşıyoruz. O da 2. sıkıntı. ABD'li bir kısa eksikliği.

Müthiş bir uzun rotasyonu var. McGowen gibi bir devşirmeye sahipsin mesela. Uzun yıllar sonra böyle bir devşirmen ilk kez var. 5 numarada orantısız güç ve Fenerbahçe maçındaki istatistikleri gördünüz. Azura aynı şekilde, kaliteli uzun. Tuğçe Canıtez gibi bir yerliye de sahip oldun, sezonun bu döneminde böyle bir yerli. Belki dahası da gelecek, hala şartlar zorlanıyor. Yatırım çok büyük de, emanet ettiğimiz ismin tartışılacak yanı yok.

Ceyhun Yıldızoğlu döneminde kurulan kadroları hatırladım. WNBA All Star tadında kadrolar kuruldu. Euroleague'yi geçtim, ligde dahi şampiyonluk göremedi. Bu kadronun seviyesi daha farklı tabi. Benim kıyasım son sezonlarımızla alakalı. Efe Güven, yıllarda her türlü sorunla boğuştu. Oyuncular geldi gitti, daima ödeme problemi vardı. O sirkülasyon ve imkansızlıklar içerisinde, yapabileceğinin en iyisini yaptı. Geçen yıl Euro Cup geliyordu, direkten döndük. Anate'yi kaybetmiş, Kelsey Plum'un ritmini kaybettiği ortamda hem de.

Bu kadro da, Euro Cup hedefiyle kuruldu. Bence o hedefe de rahatlıkla ulaşabilmesi lazım. Ruslar yok artık, bu kupada en büyük bütçelerden birisin. ABD'li bir kısa almadan o da zor ama alsan dahi, Alper Durur ile hiçbir şeyin garantisi yok. Bu kadro, Fenerbahçe deplasmanında potansiyelini gösterdi. 5 dakika dişliler sıkıldığında, maç kazanılma noktasına geldi. Peki geriye kalan ve boşa giden koca dakikalar?

Kamila bu tarz büyük maçlarda siniyor ve kısalar açısından en büyük skor umudun o. Işıl Alben / Pelin Bilgiç gibi 2 oyun kurucuyu 1-2 oynatıyorsun ve üst üste biniyorlar. Pelin Bilgiç, maçın kırılma anlarında skoru taşımak zorunda kalan kısa oluyor. Bu durum da her şeyi açıklar aslında. Alper Hoca'nın tek hücum odağı, uzuna indir ve bitirsin. 90'lar NBA tarzı bir oyun ki, kadroyu da bu tatta oluşturdu. Uzunlarımız iyi, olabildiğince kaliteli ama bu oyunu kısalar yönlendiriyor.