Manadan uzak, etiket işleri

Futbolun başına Ünal Aysal geçtiğinde ne olur sorusunun yanıtı, Ali Naci Küçük'ün haberinde saklı. Galatasaray'da yapılacak olan başkanlık seçimini Süheyl Batum'un kazanması durumunda, Sportif AŞ'nin başına Ünal Aysal geçecek. Normalde bu sorumluluğu asla almak istemezdi de, şu an şartlar başka. Galatasaray tarihinin ekonomik anlamda en ferah yaz dönemlerinden birini yaşayacağız. Sınırsıza yakın imkan var ve kendisi bu konforu yaşamak istiyor.

Habere dönersek, Drogba'yı sportif direktör yapacaklar. Anlaşma sağlanmış. Drogba, futbol dünyasında büyük saygı duyulan, ikon olarak görülen bir isim. Sportif direktörlük ise başka bir konu. Adınızın büyüklüğüyle o pozisyonu dolduramıyorsunuz. Drogba'nın bu konuda bir tecrübesi ya da deneyimi yok. Ama adı büyük işte. "Etiket" der dururum ya, bu tanımı literatürümüze Ünal Aysal soktu. Drogba hamlesiyle de bunu tekrardan tanımlıyor. 

Galatasaray'da başarılı bir futbol operasyonu var. Harika bir teknik direktör yakaladı, işin idare kısmında da çok iyi gidiliyor. Okan Buruk / Erden Timur uyumu müthiş, diğer departmanlarda da doğru adımlar atılmış ve atılmaya devam edecek. Okan Buruk'la devam edeceklerdir ama zemini kayganlaştırıyorlar. Yarın en ufak sarsıntıda, Mancini ve Prandelli tarzı bir teknik adamın peşine düşer, o isim de Mourinho olur. Drogba da sportif direktör olmuşken, "var bir hayalimiz" masalını satar Aysal. Fenerbahçe için kullandığım söz olsa da, bizim için de geçerli. Bu masalın satın alanı olur.

Seçimi kazanabileceklerini düşünmüyorum. Erden Timur devam etmese bile, yeni dönemi götürmek Dursun Özbek'in hakkı. Umarım Erden Timur da ikna olur ve Sportif AŞ'deki gücü katlanarak devam eder. Ortada başarı varken, bunu cezalandırmamak lazım. Ekonomik anlamda ferahlamanın eşiğindeyiz, doğru bir futbol aklı yakaladık. Makası açma fırsatı işte, bunu kullanalım ve rakiplerle farkı iyice açalım. Şampiyonluk sonrası gündem bu olmalı. Dursun Özbek'in Erden Timur'u ikna etmesi ve soru işaretlerini ortadan kaldırması gerekiyor.

Ünal Aysal bana samimi gelmiyor. Galatasaray, yıllarca kendisinin sorumluluk almasını bekledi ama oralı olmadı. Ne zaman "sıcak denizlere" doğru yol alınmak üzere, bir anda Sportif AŞ'nin başına geçmeyi kabul ediyor. Para olunca herkes burada. İş zora girdiğinde ise kimseyi göremiyoruz. Bu yüzden de zamanında sorumluluk alanların hakkını verelim. Şu an gelinen tablo, Dursun Özbek yönetiminin başarısı. Tesisler gelişiyor, Bankalar Birliği'nden çıkılmak üzere. 2 yıldır takım şampiyon, futbolda fark açılmaya başlanmış. Devam etmeli bu yapılanma.