Sezonun bizler adına hayal kırıklıkları da var

Sezonun bizler adına hayal kırıklıkları da var. Bazı futbolculardan beklediğimiz katkıyı alamadık ve o isimler genellikle "beklenti" duyulan isimler. Davinson Sanchez, biraz da Kerem Demirbay ve Ziyech'i bir kenara bırakırsak, şampiyonluğu "geçen sezonun temeli" üzerinden gerçekleştirdik. Geçen yaz döneminin başı da eksikler belliydi, bu yaz döneminin başı da. Geçen sezon yaşananlar, bu yaz dönemine ders olur umarım.

Benim için en büyük hayal kırıklığı Tete. Shakhtar ve Lyon dönemlerini biliyoruz. Bilmesek, futbolculuğu dahi sorgulanacak, o derece. Sezon başından bu yana ne verdi dersek, elde pek bir şey yok. Bu onu kötü kılmaz. Kamp görür, iyi bir çalışma dönemi geçirir ve potansiyelini hatırlar. Zarar da yazmaz, şu hali dahi talep ediliyor. Yaşı genç çünkü, kötü transfer değildi. Galatasaray'ın bu işten kazancı olacak ama Tete'den de katkı alsın isterdim. Farkı büyük olurdu.

Tete'yi aldıktan sonra Ziyech'i de alınca, Tete de oynayamayacağını biliyoruz. Tete'de ısrar etsen, görüntü yine değişirdi. Geniş ve kaliteli rotasyon iyi de, 2 maliyetli isimden 1'ini kenarda tutmak sağlıklı değil. Ziyech oynar, Yunus Akgün arkasında beklerdi. Ya da Tete oynar, Yunus Akgün beklerdi. Mantıklı olan buydu ama Ziyech de fırsat görüldü ve transfer edildi. Tete maalesef bir türlü işin içine giremedi.

Ndombele'den yana da beklentim vardı. Türkiye Ligi genelde bu isimleri toparlar, hayata döndürür. Ndombele adına Galatasaray büyük bir fırsattı ama bunu değerlendiremedi. 8 numara geçen yaz döneminin en büyük ihtiyacıyken, bugün de en büyük ihtiyacı. En önemli sebebi de Ndombele'nin tutmayışı. İlginç olan, son 2 sezonunda şampiyonluk kazanması. Şans buldu, bulmadı diyemezsiniz. Hoca onu da kazanmayı denedi.

Angelino'yu atlamamak lazım, o da bizim için hayal kırıklığı. Profil olarak müthiş transferdi. Sol bek için alınabilecek en kaliteli isim diyordum ama olmadı. Bazen olmaz. Şu an Roma'da iyi iş çıkarması da, Galatasaray bu adamı niye gönderdi dedirtmez. 6 milyon avro'luk zorunlu opsiyon kumardı çünkü, rakam ve doğal olarak risk büyük. Yolları ayırmak doğru oldu ve futbolcu da Roma'da kendini buldu. van Aanholt da PSV'deki ilk sezonunda böyleydi. 

Zaha'dan da beklediğimizi alamadık ama gol / asist rakamıyla yine kurtarıyor. Takımda devam eder mi bilmiyorum ama geçireceği kamp dönemi onu da ayaklandırabilir. Oliveira da hayal kırıklarından, felaket bir sezon geçirdi. Öyle saçma bir sakatlık yaşadı ki, dönüşü olmadı. Sonrasında sorun çıkardığı ve kadro dışı kaldığı bir dönem de var. Okan Hoca, o süreci de müthiş atlattı diyebiliriz ve bu sorunun takım içerisinde yansıması olmadı.

Aurier için hayal kırıklığı diyemiyorum. Assignon'u beklerken, son dakikada çalım yemenin ve alternatif üretememenin neticesi. Sakat geldi, oturmuş takım içine giremedi. Bahsedildiği kadar kötü bir futbolcu değil ama onun için harcayacak zaman yoktu. Vinicius'u Kasımpaşa maçında attığı golle iyi hatırlayacak olsak da, o da neticede hayal kırıklığı. Hiç katkı veremedi. Sık sık oyuna girdi ama beklediğim enerji bu değildi. Oysa tarz olarak bu ligin forvetiydi.