Galatasaray'da tutunabilmesi, oyununa katacağı yön ile alakalı

Yunus Akgün'ün performansını eleştiren de var, yeterli düzeyde bulan da. Ben "çaba" tarafındayım. Kerem Aktürkoğlu'nun ayrılığının ardından, Yunus Akgün'ün süresinin artacağını biliyorduk. Farklı tarzlar olsa da, kanatlı oynadığın tüm düzenlerde, Yunus Akgün'ü ön plana çıkarmak durumundasın. Icardi döndükten sonra çift forvet oynayacağız ama kurguyu henüz bilmiyoruz. Şu aşamada ise 4-2-3-1'e devam etsek de, sıklıkla savunmayı 3'lüyoruz ve daha asimetrik bir dizilim var. Yunus Akgün de kağıt üzerinde kanat görülürken, sık sık merkeze geldi ve sanki forvet arkasında Mertens ile birlikte 2 10 numarayla oynuyor gibiydik.

Yunus Akgün'ün Galatasaray'da tutunabilmesi, oyununu ne denli değiştirebildiğiyle alakalı olacak. Yunus Akgün'ün öne çıkan özellikleri, dar alanda çok seri olması, iyi sol ayağı ve rakip ceza sahası çevresinde pas organizasyonuna uygunluğu. Seri olmasından kaynaklı, Yunus Akgün üzerinden set hücumu oynayabilmek daha mümkün. Bu özelliklerinin arasında eksiği ne dersek, elbette tabelası. Gol ve asist katkısını arttırması gerekiyor. Bir de topu daha çabuk ayağından çıkartabilmeli. Bazen oluyor, dar alanda 3-4 kişinin arasından geçeyim derken, sürekli son adamı geçme isteği top kaybetmesine sebep oluyor.

Hangi noktalarda değişmeli dersek de, çalışkanlığı ve mücadelesi artacak. Rizespor karşısındaki oyunu "yeterli düzeyde" derken, çalışkanlığı üzerine böyle söyledim. Çok çalışkandı, ön alandaki preste iyi iş çıkardı, hareketliydi, takımını ön alanda diri tuttu. Mertens ile birlikte ön alanda o kadar yoğun pres yaptılar ki, rakip geriden kısa pasla çıkmaya çalışırken dengesi bozuldu. Bu oyun içi katkısı devam ettikçe, değerli bir alternatif olur. Olağanüstü beklentilerim yok. Kimi "Aydın Yılmaz" benzetmesi yapmış ama 2011 - 2012 şampiyonluğundaki etkisini unutmuş. 12. adamdı resmen, şampiyonlukta pay sahibiydi. Ertesi sezon belki rolü azalmıştı ama Braga deplasmanı yine o sahnedeydi.

Yunus Akgün olsa da keşke Aydın Yılmaz kadar olsa. "Aydın Yılmaz" benzetmesini birini küçültmek amaçlı kullanmayın derim. Okan Hoca yaz günlerinde, Yunus Akgün'ü bu sezon kazanacağız demişti. Leicester City rotasyonunun önemli parçası olmayı başarmıştı ve bu iyi bir işti. Leicester City'de de 10 numara ve 4-3-3'ün 8 numarası gibi oynamaya başlamıştı. Altyapı günlerine inince de, forvet arkası, hatta 2. forvet gibi oynadığını görürüz. Özelliği bence merkezde oynamaya daha uygun ama sağ kanatta hayatına devam ediyor. Rizespor karşısında ağırlıklı olarak sol kanattaydı ama yer yer forvetin arkasındaki 2 10 numaradan biri oldu. Gaziantep FK karşısında da 11 oynayacak. Bunlar büyük fırsatlar, değerlendirmek gerekiyor.

Yunus Akgün için şu an Galatasaray muazzam bir seviye. Emin Bayram gibi gideceğim diye tutturmayarak da doğru yaptı. Kanat rotasyonu genişken, bir anda daraldı ve bunun olacağını bekliyorduk. Fırsat ona geldi işte, oynamaya başladı. Yunus Akgün yerinde olsam kendime Berkan Kutlu'yu örnek alırım. Berkan Kutlu gibi o da gitti geldi, buraların değerini anladı. Berkan Kutlu, oyununa yön kattı. Sol stoper, sol bek fark etmeden oynuyor. Merkezde de artık "dripling özellikli" orta saha edasıyla hareket etmeye başladı. Savaşçı orta saha kavramından çıktı yani. Yunus Akgün de gerekirse 3'lü savunmalarda sol kanat beki dahi olabilmeli. Burada tutunabilmesi, oyununa katacağı yön ile alakalı. Joker yerliler olmazsa olmazımız. Yunus Akgün'de de bu potansiyeli görüyorum. Sol kanat beki, 10 ya da 8 numaralara dönüşebilmeli. Çalışkanlığından, mücadelesinden asla ödün vermemeli.