Şimdi de o rol Sallai'nin

Sallai'nin öneminin gerçek anlamda ön plana çıkacağı zamana geldik. Niye derseniz, eksik çok. Eksik çokken, bu tarz jokerler değer kazanır. Geçen sezon da bu dönem aynıydı. Sakatlar, formsuzluklar derken, Barış Alper Yılmaz'ın joker hali senin en önemli gücün olmuştu. Şimdi de o rol Sallai'nin. Sivasspor maçına kanat bek başlayıp, 10 kişi kaldıktan sonra 4'lü savunmanın sağ beki oldu. 2. yarı Jelert'in oyuna girmesiyle sol beke geçti, maçı da hücumda tamamladı. Geride öyle müdahaleleri oldu ki 40 yıllık sağ bek gibiydi. Savunma görevini yerine getirip, hücumda da var olmaya çalıştı. 10 kişi kalmanın eksikliğini önce orta sahamız, sonra da Sallai'nin varlığıyla hissetmedik. Elinde böyle jokerler varken, eksik kaldığında dahi "oyuncu değiştirmeden" hamle yapabiliyorsun. Okan Hoca'nın en büyük farklarından biri, mevcut oyuncularına verdiği yeni roller.

Sallai'nin istatistiklerine bakınca 9 maçta 1 gol görürsün ama oyun içi katkısı, bu takımın 6 puan farkıyla lider olmasının nedenlerinden. Barış Alper Yılmaz'ı da tabela üzerinden eleştiriyorlardı ama etkisi o rakamların ötesindeydi. Hala da ötesinde. Sallai için hücumcu deriz de, sadece hücum odağıyla kullanmıyoruz. Geldiği günden bu yana kanat bek oynuyor. Yer yer forvet arkasına attık, bir maçta 2. forvet yaptık. Hücuma yakınken gole de yakın ama bitiricilik sorunu yaşıyor. Tabelada da vanayı bir kere açtı, devamı gelecektir. Şu an onun görevi oyun içi katkı. Rashica'yı Galatasaray dönemi bu katkısı üzerinden övüyorduk. 11'e dahil olmasıyla birlikte senkron oturmuş ve galibiyet serisi gelmişti. Sallai'yi, Rashica'nın önünde görüyorum. Oyun içi katkısı noktasında daha etkin ve fiziğiyle de fark yaratıyor. Rakip ceza sahasına yakınken, topsuz koşuları çok daha etkili.

4'lü savunmanın sağ bekinde ise eldeki tüm isimlerden daha iyi görüntü verdi. Jelert'i oyuna dahil ettiğimizde yine iyi katkı verdi ama Okan Hoca ısrarla onu ana planda düşünmüyor. Sallai, Sivasspor karşısında ister istemez savunma yönüyle ön plana çıktı. 10 kişisin, geriye düştün ve oyunundan ödün vermiyorsun. Bu da arkada eksik kalman demekti. 1 tane müdahalesi var mesela, riskli ama yerinde. Buna benzer hamlesi çoktu. Sivasspor'lu futbolculardan bol bol dirsek ve tokat yedik ama buna rağmen sinmedik. Sallai de bundan nasiplendi, yine de ayakta kaldı. Sonra sol beke geçti, yine benzer etkide. Kanat bek oynarken neyse de, 4'lü savunmanın beki olmak zor. Hele ki Sallai gibi bir hücumcu adına. Oyun içi katkı vermeye çok odaklı olunca, özveriyle birlikte orayı dolduruyorsun. Oyun bilgisi de bunda etken tabii. Formayı veriyor ve arkana yaslanıyorsun.

Takımda eksik sayısı arttı. Sallai'nin yokluğunu Malmö maçında fazlasıyla hissedeceğiz ama ligde varlığı önemli olacak. Barış Alper Yılmaz'ın durumu ben bu yazıyı yazarken belirsizdi. Başka eksikler var, bazı isimler de katkı vermekten uzak. Yusuf Demir dahi sakat, öyle düşünün. Tam formayı bulacağı zaman ama sakatlık yaşadı. Aralık ayında 3 maç kaldı. Ligde en azından 6 puanlık farkı korumalı, Avrupa'da ise ilk 8 hedefi adına Malmö deplasmanını geçebilmeliyiz. Ara transfer tescili 13 Ocak'ta başlayacak. Ocak ayına kadar çoğu eksik döner en azından. Bu süreci idare edebiliriz gibi görünse de, sık ve uzun ayrılıklar yaşanır oldu. Ara transferle birlikte elimiz rahatlar. Alternatif sorunu yaşarken, ilk 11'in de temel taşları eksilmeye başladı. Sallai gibi jokerlerle ayakta kalma haftalarındayız. 4-2-3-1'e dönüş kesin, Sallai ve Yunus Akgün de kanatlarda devam. Ziyech, Yusuf Demir gibi isimler keşke katkı verebilse.