Etiketli hamleler değildi tabii, Ocak ayında hangimizi keserdi bilmiyorum

Kasımpaşa adına, Beşiktaş maçının en iyi isimlerinden biri olsa da, oyundan çıkarken yaptıklarıyla kadro dışı kalmasını herkes bekliyordu. Sezon sonu sözleşmesi bitiyor ve hemen hemen herkes çok uzun zamandır, Galatasaray'la anlaştığını yazıyor. İlk beklediğimiz transfer diyebiliriz. Teknik direktör kim olursa olsun, Aytaç Kara kullanılabilir, katkı sağlayacak bir futbolcu. Hatta Ocak ayında bu transfer gerçekleşmiş olsa, işimizi çok daha net görürdü.

Transferde çok dallanıp budaklandık ve iyi düzeni kırdık attık. Gedson Fernandes'i kazanma yolunda, ne güneşler batırdık diyelim. Yapıya alternatif üretmek yeterliydi, ilk 11 bana göre transfer aramıyordu. İrfan Can Kahveci özel isim, onu alabilmemiz ayrı konu. Bonservisiyle gelecekti çünkü, gelecek adına da yatırım. Gedson Fernandes ise kiralık, yeni sezonda olup olmayacağı muamma. Etiketten uzaklaşalım diyerek, yine etiketin kucağına düştük.

Gedson Fernandes'in günah keçisi ilan edilmesine de karşıyım bu arada. Onluk bir durum değil, konuşulması gereken şey "zihniyet". Sneijder'in günahını Belhanda çekti, Belhanda'nın günahını da Gedson Fernandes çekmesin. Biz transfer zihniyetini, sürekli bir yenilenme çabasını konuşalım. Daha basit hamlelerle Ocak ayını geçebilirdik, söylemem gereken şey bu. Aytaç Kara, Salih Uçan, Youssouf Ndayishimiye gibi isimler için daha agresif olsaydık keşke.

Taylan Antalyalı'yı alternatif altına alacaktık, bir de orta sahada yaratıcılığı arttıracaktık. Aytaç Kara, 6 / 8 için alternatif olurdu. Hem sertlik katar, hem oradaki teknik düzeyi güçlendirir. Oyunun 2 yönünü net oynuyor çünkü. Salih Uçan da oradaki yaratıcılığa iyi bir hamle olabilirdi. Etiketli hamleler değildi tabii, Ocak ayında hangimizi keserdi bilmiyorum. Forvete net hamle geldi zaten, hadi üstüne Onyekuru da geldi. Şu yapı nasıl oldu da daha geriye gitti inanılmaz. Stoper alternatifi üretmemek de cabası. Kimseyi alamadın, Emin Bayram'ı tut en azından.