Aslında bu adamı Ankaragücü değil de büyük takımlarımızdan birisi transfer etseydi, yine müthiş bir transfer derdim. Çünkü sözleşmesi bitmiş, en son oynadığı takım Manchester City, yaşı 29 falan derken hala iyi bir takımda, maksimum faydayı verecek bir futbolcuydu. Olmadı Premier Lig'de kalırdı ve her türlü forma şansını da yakalardı. Nasıl ikna ettiler, neler yaşandı bilmiyorum ama Vassell'i Ankaragücü'ne getirmek büyük bir iş oldu. Yaşı 33'lere gelse, son yılları Geremi misali göçebe geçse neyse diyeceğim ama sezon başı ortaya koyulan Vassell vizyonu ancak bu şekilde bitirilebilirdi.
Bir de 7 aydır parasını alamaması durumu oluştu ve bunun üzerine sözleşme tek taraflı fesh oldu. Şimdi işin Fifa ve TFF boyutları da olacak ve Vassell her türlü parasını alacaktır. Bu da Ankaragücü'nün bugüne kadar yediği en büyük vurgunlardan birisi olmalı. Tabii Gökçekler yine çıkıp açıklamalar falan yapar ama sezon başında yaşanan Hikmet Karaman sendromunun aynısı yaşanacaktır. Bu arada futbolcunun da avukatının Cem Papila olması ilginç. Hakemliğin ardından kendi mesleğine geri dönmüş ama yine de futboldan kopamıyor diyebiliriz. Sonuç olarak Vassell'i Türkiye'de doğru dürüst izleyemediğim için üzgünüm. Vassell için iyi şeyler düşünüyordum, hala da düşünüyorum ama yanlış takımda, yanlış ortamın içinde O da Geldi Geçti tadında bir veda hikayesi izledik.
Vassell'in blogunu daha önce incelemiştim uzunca. Anladıgım kadarıyla cok alçakgönüllü ve Ankaragücü taraftarını gerçekten sevmiş. Kulübe zarar verecek açıklamalar kesinlikle yapmayacam demişti birkaç yazısında (her ne kadar haketsede yönetim ve Gökcekler). Geçen yılın sonlarında gece yarısı otelden atılması tam skandaldı ve buna ragmen sesini çıkarmadı hic. Suan Bursaspor'a ilaç olurdu aslında ama burda top oynamaz daha. Yanlış zamanda yanlış yerde oldu kısaca bu adam. Umarım yeni takımında mutlu olur.
YanıtlaSil