Morata'nın kalmasını istiyorum ama yeni sezonda kendisine yer bulamıyorum. 3-4-1-2 oynayacağız diye transfer edildiği ortamda, 4-3-3 gibi oynanması sonrasında kulübeye gelmek durumunda kaldı. 4-2-3-1'e dönerken, Morata'yı 10 numara gibi kullanmaya çalışmıştık. Acaba senkronu o mu sağlayacak diye sorarken, iş beklediğimiz gibi gelişmedi. Gelişmesi de zordu. Beşiktaş mağlubiyetinin yarattığı pozitif kırılmayla, Lemina'yı 11'e yazıp da 4-3-3'e dönüldü ve oyun gücü kazanıldı. Morata da bu senaryoda hayal edemeyeceğin bir forvet alternatifi oldu. Düşünsenize, İspanya Milli Takım'ının kaptanı ve 11'inin forvetini yedek bırakabilme lüksüne sahipsin. Çünkü forvetinde Osimhen var. Sezon sonuna kadar tablo güzel ama yeni sezon için ne yaşanacağını ben de merak ediyorum.
30 Nisan 2025 Çarşamba
29 Nisan 2025 Salı
Bek sirkülasyonu noktasında limiti aştığımız zamanları yaşıyoruz
Frankowski'nin hayal kırıklığı gerçek ama bunu öngörebilmek zor. 3'lü beki olduğu doğru da, bu görüntüsünün 3'lü ya da 4'lü oynamasından bağımsız olduğunu düşünüyorum. Her geçen zaman da mental anlamda daha da gerilemekte. Opsiyonu zorunlu mu bir de o bilinmezlik var. Zorunlu diyen var, ben zorunlu değil diye biliyordum. Opsiyonu zorunluysa apayrı bir mevzu. O tabloda futbolcuyu kazanmaya mecbursun. Bek sirkülasyonu noktasında limiti aştığımız zamanları yaşıyoruz. Frankowski ve Jelert'in toplam bonservis bedeli 20 milyon avro'ya dayanıyor. Her 2'si de Galatasaray tarihindeki "bonservis" anlamında en pahalı sağ bekler. Sirkülasyon değil de, elde olanı kazanma zamanı.
28 Nisan 2025 Pazartesi
Lemina sonrası Torreira özgürleşti demek, bir bakıma özeleştiridir
Okan Hoca, "Lemina sonrası Torreira özgürleşti" diyor. Bu da bir bakıma "özeleştiri" demektir. Lemina transferine ilk etapta sıcak bakılmadığını biliyoruz. Eldeki orta saha rotasyonu yeterli görülüyordu. Hatta bunun üzerine Lemina'yı Avrupa listesine dahil etmemişlerdi. Taraftarın Lemina baskısı sonrasında, direkt olarak "Başkan" talimatıyla bu transfer gerçekleşti. Bazen de böyle transfer yaparsın. Okan Hoca, inat edecek bir isim değil. Lemina'nın geldiği an nasıl tesir edeceğini gördü ve Morata ısrarını bir kenara bırakıp, Lemina'yı 11'e yazdı ve tüm taşlar yerine oturdu.
27 Nisan 2025 Pazar
Eyüpspor 1-5 Galatasaray, bu ligde kim sana karşı tutunabilir ki?
Galatasaray'ın karşısında ligin kalan haftalarında herhangi bir rakibin tutunabileceğine inanmıyorum. Lemina'yla birlikte oturan senkron, ligin kalan haftalarında ideal 11'in bulunmasını sağladı. Şampiyonluk yolundaki büyük kırılma ne dersek, Lemina'yı ilk 11'e yazıp, Torreira'yı 8 numara gibi kullanmak. Osimhen, ligin tartışmasız MVP'si ama son haftalara inince de Torreira'nın bu unvan için en büyük aday olduğunu söylemek lazım. Eyüpspor maçına dönünce, oyun olarak ilk yarıda eleştireceğimiz yanlar olsa da, 2. yarıyla birlikte rakibi rahatlıkla imha ediyorsun. Kalan haftalar 1-0'lık galibiyetleri getirir derken, pozisyon vermeyip, bitirebildiğin an rakibi farka boğuyorsun.
25 Nisan 2025 Cuma
Ligin ilk yarısındaki Mertens, seni şampiyonluk yarışında tutmuştu
Diri bir Mertens'i özlediğimizi söylemek lazım. Ligin ilk yarısındaki Mertens, seni şampiyonluk yarışında tutmuştu ama "ekonomik" kullanamadığımızdan ötürü düşüş yaşadı. Doğal olarak da son 2 ayda çok fazla ilk 11'de izleyemedik. Geçen sezona dönersek, ligin ilk yarısında ağırlıklı olarak kenardayken, 2. yarıdaki etkisini görmüştük. Bu sefer benzer etki ligin ilk yarısında geldi ama 2. yarı için nefesi kalmadı. 2 aydır ağırlıklı olarak kenarda olması, Mertens'i son haftalar adına hazırlamıştır diye düşünüyorum. Konyaspor karşısında harika bir maç oynadı ve 3 asisti var. Mertens'le hücumun çok daha rahat üretebildiği doğru ama bu noktada Okan Hoca'yı zor bir sınav bekliyor.
24 Nisan 2025 Perşembe
İlk yarıda farka gidememenin sebebiyken, 2. yarıda farka gitmenin sebebi oydu
Maçın ilk yarısına dönünce, farkı arttıramama sebebin Sallai. Final paslarını çıkaramadı, kaleyi düşündüğü noktalarda zayıf kaldı. Haliyle de taraftarın eleştirisine maruz kaldı. 2. yarıya bakınca da farkın oluşma nedeni o. Attığı ilk gol füze ve rakibe çarpmış olması bir şey değiştirmez. 2. golünde ise akıl var, çok klas bitirdi. Sakin kaldı, 2 rakibini yatırdı ve köşeye çok rahat bıraktı. "Bitirme anında" 2 farklı Sallai deriz. Genele bakınca "yararlı futbolcu", bizim adımıza "büyük joker". Fiyat / performans konusuna girmiyorum artık, bu noktadan sonra oraya dönmek futbolcuya haksızlık. Bu "tabela" katkısını ne kadar istikrarlı noktaya taşıyabiliriz diye bakacağız.
22 Nisan 2025 Salı
Konyaspor 1-5 Galatasaray, Mertens'i özlemişiz
Galatasaray'ın oyunu oldukça güçlü. O kadar doğru zamanda senkron oturdu ki çarkın ne denli güçlü döndüğünü izliyoruz. Tek maçlı yarı final, telafisi yok ama ufaktan da olsa rotasyon dokunuşu gerekliydi. Okan Hoca da "rotasyonu" çok abartmadan düzenini işletmeye devam etti ve farklı bir Konya deplasmanı yaşadık. Konyaspor da Recep Uçar'la birlikte çıkışa geçmiş, düşme potasının dışına çıkmış ve kupayı kendisine hedef etmiş bir takımdı. 5-1'lik skor ve güçlü oyun değerlidir. Çifte kupa olmazsa olmaz. Avrupa'da hayal kırıklığı yaşadığın bu sezonda, en azından Türkiye Kupası'nı da kazanarak, yeni sezon için "kredili" başlamak gerekiyor.
21 Nisan 2025 Pazartesi
Fenerbahçe'nin çözülmesinin tek puan kaybına bakacağını söylemiştim
Fenerbahçe'nin önümüzdeki süreçte puan kaybedeceğini biliyordum ama bunun Kayserispor maçında geleceğini düşünmemiştim. Uzun zamandır kötü oynuyorlar, Talisca'yı kullanabilme uğruna düzenlerini değiştirdiler ve o günden bu yana da işler iyi gitmemekte. Kazanıyor olmaları bir şey değiştirmezdi. Gün sonunda, gücü belli ve 10 futbolcusu eksik Kayserispor karşısında kendi sahalarında puan verdiler. Talisca'nın transfer edildiği gün söyledik. Bu futbolcu belki sana maç kazandırır ama sezon kaybettirir. 3-4-1-2 içerisine Talisca'yı oturtamayınca, 4-2-3-1'e döndün ve işleyen düzenini bozdun. Kostic ve Oğuz Aydın gibi isimler bir anda kenara geldi.
20 Nisan 2025 Pazar
Torreira'nın transfer olduğu dönemde bahsedilen "hücum" etkisi buydu işte
Torreira'nın Galatasaray'a ilk transfer olduğu dönemi hatırlamak lazım. Fiorentina'da kiralık olarak forma giydiği dönemde, hücum etkisini hatırlayanlar vardır. Arsenal dönemini hatırlayın, orada da Jorginho'nun 6 numara oynadığı düzende 8 numaraydı. 6 numara üzerinden muhabbet dönüyor ya, bu adam hep 8 numaraydı. Galatasaray'da da net bir 6 numara gibi oynadığını düşünmüyorum ama 4-2-3-1 düzeninde ister istemez orta sahanın defansif yükünü sırtlandı. Bu işi de çok iyi yaptı ama Torreira'yı en doğru rolde bugünlerde kullanıyoruz.
19 Nisan 2025 Cumartesi
Ligin en iyi savunmacısı diye gezinen takıma karşı uygulanan tarife bu işte
Samsunspor ve Eyüpspor, Bodrum FK'nın bu rakamlarıyla Galatasaray'a karşı maç tamamladıklarında neler söylendi ya da söylenir? Fenerbahçe tarafının kurduğu tek algı, rakiplerin Galatasaray'a karşı yeterince mücadele etmediği yönündeydi. Kişi kendinden bilir işi hesabı, Kasımpaşa ve devamında gelecek birçok takımın ismini vermeye gerek duymuyorum. Bodrum FK, bu sezon lige yeni çıkmış ve kulübün başkanı, teknik direktörü gibi unsurlarıyla, ismini vermeye gerek duymadığım ekibe katılmış bir takım. Bundan birkaç hafta önce kendi sahalarında Fenerbahçe'yi ağırladıkları maçta yaşanan rezaletin üzerinden çok geçmedi.
18 Nisan 2025 Cuma
Galatasaray 2-0 Bodrum FK, nerede o kale savunması?
Bodrumspor'dan beklentileri yüksekti. Kendi maçlarına kıyasla 8 farklı futbolcu. İdeal görünen 11, haddinden fazla alınan savunma önlemi. Neredeyse bütün futbolcularını kendi yarı sahalarında tutup, Galatasaray'a alan vermemeye çalıştılar. Bunu da bekliyorduk. Galatasaray'dan yana beklentim, ilk yarıda sonucu bulması ve daha farklı bir maçtı. Deniliyordu ki "Galatasaray'ı bir de mücadele eden, sert, temaslı rakibe karşı görelim". E gördük, ne değişti? Alan da bulduk, rakip savunma arkasına da sarktık, duran toptan da ürettik, setimiz de güçlüydü. İlk yarının sadece 1-0'da kalması bizim şanssızlığımız. 2. yarıya dönsek, orada da müthiş bir rölanti var. Bodrumspor hangi anda ben buradayım diyebildi? O nefesi verdik mi?
17 Nisan 2025 Perşembe
Gardi'ye transfer yetkisini verip, bir dönemi de böyle görelim
Gardi'yi 2.5 yıldır tanıyoruz. Geçen 2.5 yılda Galatasaray adına boş işinin olmadığını düşünüyordum. Hangi transferde olduğu, hangi transferde olmadığı o kadar belliydi ki. Gardi'nin şu transferlerde ben vardım demesine gerek yok. İmzasının olduğu transferde görüntüyü en başında veriyor. Galatasaray, onun adına değerlendirebileceği bir alan, o da bunu kullanmak istiyor. Geçen Eylül ayında "geniş yetkiler" istiyor diye bir dış basında haber vardı. Doğruymuş. Ali Naci Küçük'e vermiş olduğu röportajdan çıkan sonuç da, önümüzdeki yaz döneminde tam yetki istediği. Yani sportif direktörlük. 2.5 yılda kendini kanıtlamış, vizyon kokan işlere imza atmışken, bir transfer dönemini onunla götürelim derim.
16 Nisan 2025 Çarşamba
Barış Alper Yılmaz ve Kerem Aktürkoğlu gibi örneklerin üzerinden çok geçmedi
Barış Alper Yılmaz ve Kerem Aktürkoğlu gibi örneklerin üzerinden çok geçmedi. Alt ligde böylesine yetenekler mevcut. "Scout" hamleleri deyince algılar yabancıya kaysa da, yerli için de agresif olmak gerekir. Sadece A takım olarak da düşünmeyin. 13 - 14 yaşında yetenekler de kapışılıyor. 1-2 yıl içinde A takımda yer alabilir üzerinden hamleler noktasında, verdiğim 2 örnek güçlü. Bunun devamını getirirsin, bu yönde gelen futbolcular oluyor ama şans bulabilen olmadı. Eyüp Aydın ve Gökdeniz Gürpüz gibi isimlerin rotasyonda yeri olmalıydı. Eyüp Aydın'ın adı dahi anılmıyor. A takıma en yakın isim o diye yazıyorum. Durum böyle olunca da, genç yerli yatırımının bir anlamı kalmıyor.
15 Nisan 2025 Salı
Morata konusunda şansımız, futbolcunun üst düzey profesyonelliği
Morata konusunda şansımız, futbolcunun üst düzey profesyonelliği. Kimse yedek beklemekten dolayı mutlu olmaz ama sezon sonuna kadar ses etmeyeceğine eminim. Çünkü takım şampiyonluğa koşuyor ve ideal 11'ini buldu. Morata da, Frankowski de "3'lü savunma oynayacağız" üzerine gerçekleşen transferler ama gün sonunda 4-3-3 / 4-1-4-1 gibi oynamaya başladık. Bu kurguda da özellikle Morata'ya ilk 11'de yer kalmadı. Forvetin arkasında denendi, olmadı. Kanatlara atamazsın. Tek yol çift forvet olsa, orta sahadan eksileceksin. Bu da oyununu güçlü kılmayacak. Tam da bu yüzden, Morata'yı sezon sonuna kadar "hamle" olarak değerlendireceğiz.
14 Nisan 2025 Pazartesi
Yeni sezonda 10 numarayı alır, kaptanlardan biri olur
Galatasaray'ın hücumda "üretimi" Yunus Akgün'ün sahada olmasıyla alakalı. Diri bir Yunus Akgün'ün tabii. Beşiktaş karşısında sakatlık etkisini hissetti ama gün geçtikçe daha iyi konuma geldi. Şu an özveri ile oynuyor. Dizi ameliyatlık diye biliyorum ama şampiyonluk yarışında takımını yalnız bırakmak istemedi. Maalesef bu arada da "sözleşme" kaynaklı çok laf yedi. Haksızlığa uğradığını o dönem söylemiştim. Yunus Akgün'ün sözleşme durumu Galatasaray adına öncelikli mesele olmalıydı ve bugünlere kalmamalıydı. Gelecek sezon sonunda sözleşmesi bitiyor ve sezonun bitmesiyle birlikte transfer konusunda ipler onun olacak.
13 Nisan 2025 Pazar
Ara transferin, fiyat performans noktasında en iyi işi
Herkesin dilinde Fenerbahçeli Skriniar var. Elbette büyük iş, Fenerbahçe'ye katkısı oldu ama o transfer olduktan sonra daha az gol yemeye başlamadılar. Ya da 4'lü savunmaya döndüğünde performans arşa çıkmayacak. 3'lü savunma adına müthiş bir hamleydi, keşke biz transfer edebilseydik. Yine de bir stoper için bu denli maliyetler ve yaş durumu düşündürür. E sen de Cuesta'yı aldın diyenler olacak mutlaka. O apayrı bir saçmalık, üzerine konuşmaya dahi gerek yok. Yokmuş gibi davranıyorum, o denli kötü iş. Galatasaray da yola 3'lü savunma oynayacağım diye çıkıp, son gün 4'lü savunma oynayabiliriz diyerek, Eren Elmalı'yı transfer ettik. Gün sonunda da, ara transferin "fiyat performans" noktasında en iyi işi olduğunu söylememiz gerekiyor.
12 Nisan 2025 Cumartesi
Lemina neden mi transfer edilmeliydi?
Geldik yine "senkron" konusuna. Lemina neden mi transfer edilmeliydi? Tam da bu yüzden. İlk etapta rolleri tam olarak oturtamamış olsan da, ideal olanı yakaladıktan sonra ayaklar yere sağlam basmaya başladı. Lemina ve Torreira'nın rollerini çatıştırmamak temel mesele. Doğru yerleşmek. Galatasaray, 4-2-3-1 oynamıyor. 4-3-3 ya da 4-1-4-1, artık ne dersek diyelim. Lemina, tek 6 ve yer yer stoperlerin arasına girip, orayı 3'leyen isim. Torreira ise net bir 8 numara gibi oynamakta. Torreira'nın 8 numarada hücumdaki melekelerini tartışırız ama seni hızlandırıyor. Sara da "hücum" noktasında kendini daha özgür hissediyor. Bitirememesi üzerinden eleştiriliyor ama böyle zor bir deplasmanı rahat geçiyorsan, biraz da onun seni yönlendirmesi üzerinden.
11 Nisan 2025 Cuma
Samsunspor 0-2 Galatasaray, bu haftalarda önce pozisyon vermeyeceksin
Ne kadar eksiği olsa da, ligin en zor deplasmanlarından biri. Lig 3.'sü nihayetinde. Fikstürün zorluğundan söz ederken, Samsun deplasmanı düşündürüyordu. Fenerbahçe deplasmanında ideal 11'i bulduğumuzu düşünüp, nihayet senkronu yakaladığımızı düşünüyordum. Kimi o maç için ölçü değil dese de, hangi maçı ölçü kabul edeceğimizi soruyorum. Kalan haftalarda oynayacağın her maçta gümbür gümbür tempoyla, 5-0'lık galibiyetlerle yol alamayacaksın. Lemina'yı 11'de görünce "acaba hücumda tıkanır mıyız" diye sorgulamaya gerek yok. Bu haftalarda sertlik iyidir, öncelikle gol yemeyeceksin. Gerekirse 1-0'larla geçeceğin haftalar. Hücumda kaliten baki, elbette sonuca ulaşacaksın.
10 Nisan 2025 Perşembe
Rakibi hafife alabileceğin bir durum yok, lig 3.'süyle deplasmanda oynuyorsun
Rakibin eksiklerinin çok olması genelde "pozitif" sonuç getirmez. Eyüpspor maçını hatırlayın, bir sürü mühim eksik ile Galatasaray deplasmanına gelip, 1 puan almışlardı. Galatasaray'a o gün için oyun olarak bakınca, 4-5 fark atabileceği bir maçı oynamıştı ama bitiremedi nihayetinde. Berke Özer'in şovunu izlemiştik. Bir takımla alakalı ne zaman bu şekilde umutlansam, anlam veremediğim hadiseler gelişiyor. Yine de Samsunspor gibi bir takımı deplasmanda yakalamak adına en ideal zaman. Takım kötü gidiyor, çözülme içindeler, zaten dar bir kadro ve bunun üzerine eksikleri var. Son haftalarda aldıkları sonuçlar haricinde, oynadıkları oyun da düştü. Çünkü elde orta saha kalmadı.
9 Nisan 2025 Çarşamba
İstikrar neydi dersek, cevap burada
Barış Alper Yılmaz, Galatasaray'ın son 101 resmi maçının 97'sinde forma giymiş. Bir de araya Milli Takım'ı ekleyin. İstikrar neydi dersek, cevap burada. Bu sezona iniyorsun, Galatasaray formasıyla 42 resmi maç, 11 gol 6 asist. Kendisi adına da en skorer sezonu. Bu rakamları da yer yer bek oynayıp da yapması ayrı hadise. Bazı futbolcuların manasızca eleştirilme hadisesini anlamıyorum. Barış Alper Yılmaz'ın önemi, takımdan ayrıldığında daha net anlaşılacaktır. Yerinin doldurulabileceğini de asla düşünmüyorum. Bir futbolcu düşünün, 5 farklı mevkide forma giysin. Ayrıca Türk olsun.
8 Nisan 2025 Salı
Lemina, Galatasaray adına senkron olacak derken ki kastım tam olarak buydu
Samsunspor ve sonrası adına beklediğim 11. Frankowski ve Morata gibi isimlerden ilk 11'de katkı alamamak şimdi değil, sezon sonu sorgulanacak. Bana sorarsanız hala ideal kurgu 3-4-1-2 ama Okan Hoca'nın 4-2-3-1'den ödün vermeyeceğini biliyoruz. Fenerbahçe karşısındaki kurguda en azından senkronun oturduğunu gördük. Lemina'nın transfer edildiği gün söylediğim noktaya geldik. Lemina'nın varlığı, Torreira ve Sara'yı rahatlattı. Bu da ön alan baskısını geri getirdi. Zaten arkayı süpüren bir Lemina var. Torreira'nın 6 değil de 8 numara olduğunu hep söyledim. Defansif yönüyle ön plana çıkarsak da, topla ilişkisi de fena değil. Topu gevelemez, seridir ve oyunu hızlandırır.
7 Nisan 2025 Pazartesi
Konsantrasyon diyoruz ya, bu söylemin altını dolduracağımız haftalar
Galatasaray'ın fikstürü üzerinden "zor" algısını kabul etmiyorum. Samsunspor deplasmanı aşıldığı an yol oldukça açık. Şu an düşme potasında yer alan bir takımla deplasmanda oynamaktansa, Eyüpspor'la deplasmanda oynamayı tercih ederim. Samsunspor, mutlaka zor bir deplasman ama son haftalarda çözüldüler. Çok eksikleri var ve kadronun darlığının acısı bu haftalarda ortaya çıktı. Galatasaray'ın da Fenerbahçe maçıyla birlikte ideal kurguyu bulduğunu düşünüyorum. O gün oynanan oyuna bakınca "mutlak favoriyiz". Fenerbahçe maçı ölçü değil diyorlar da, bu tabloda ölçü nedir? Şampiyonluk yarışı verdiğin rakibe karşı mutlak üstünlüğün var.
6 Nisan 2025 Pazar
Taraftar adına transferi konuşmak için erken, yönetim adına ise ideal zaman
Bizler adına transferi konuşmak için erken. Yönetim adına ise harekete geçmek için en ideal zaman. Lig henüz bitmedi, odağı transfere kırmamamız gerekiyor. Yönetimin bunu "alttan" halletmesi ama sezon bittiği an da çoğu işi imzaya dökebilmesi lazım. Her takım için transfer başladı ve herkes bugünden adımları atıyor. Gün sonuna bıraktığınızda oluşan kaosu biliyorsunuz. Mevcut yönetimimiz bu işi ne kadar yapabilir dersek, herkes gibi benim de kuşkum yok. Elbette yapamayacaklar. Keşke iyi bir "yabancı ve saygın" bir sportif direktörümüz olsa da, planlar daha sağlıkla ilerlese. Biz yine olması gerekeni söyleyelim de, sürpriz gerçekleşirse ne ala.
5 Nisan 2025 Cumartesi
Gönül isterdi ki Muslera, Günay Güvenç'i işaret etsin
Günay Güvenç'in bu sezon bulduğu şans sayısı çok. Oynadığı maçlarda da "kötü" anını pek hatırlamam. Sezonu bütünüyle kendisiyle geçsek, çok daha iyi konumda olurduk gerçeği de değişmez. Muslera efsanemiz, önemini daima tartışamayız ama geride kalan kalecilik melekelerini de konuşuyoruz. Sezonluk performansını yorumlamak, Muslera'nın değerinden hiçbir şey götürmez. Muslera, önemli bir lider. Fenerbahçe maçında kulübede gördünüz. Her an maçın içindeydi ve sürekli takım arkadaşlarını yönlendirdi. Benim ondan beklentim, "kale senin Günay" diyebilmesiydi. Liderliğine yakışırdı. Çünkü şu an Günay Güvenç "performans" olarak çok daha önünde.
4 Nisan 2025 Cuma
Eğer sezon içerisinde "fabrika ayarı" dediğimiz bir şey varsa, bence bu düzendi
Tottenham maçı öncesi direkt olarak 3'lü dizilmesek de, maç içi 3'lüye sıklıkla döndüğümüz düzenimiz vardı. 3-1 kazandığımız Fenerbahçe deplasmanında da bu düzeni görmüştük. Tek forvetle sahada yer alıp (Osimhen ve Icardi, çeşitli sebeplerden olmayabiliyorlardı), savunmadaki Kaan Ayhan bu geçişlerdeki temel isimdi. Kaan Ayhan'ın bu rolü başarıyla üstlenmesi, 4-2-3-1 dizilip de, maç içinde 3-4-2-1 ya da 3-4-1-2'ye geçişimizi sağladı. Bu oyunu da güçlü oynuyordur. Eğer sezon içerisinde "fabrika ayarı" dediğimiz bir şey varsa, bence bu düzendi.
3 Nisan 2025 Perşembe
Yıkılmazsan, güçlenerek yoluna devam edersin
Galatasaray'da darbeler sert olur. Yıkılmazsan, güçlenerek yoluna devam edersin. Okan Hoca, geçen 2.5 yılda benzer zorluklardan sıyrılmayı başardı. Sallandığı, eleştiri dozunun sertleştiği dönemler oldu. İyi oynamıyorduk, bir yerde yıkılmayı beklerken, Beşiktaş karşısında bunu yaşadık. Hemen akabinde gelen Fenerbahçe deplasmanı, 2 ucu keskin bıçak. Moral olarak düştün, iyi futbol oynamıyorsun, momentum yavaştan Fenerbahçe'ye kaymış. Burada kaybetsen, çok büyük ihtimalle kırılacaksın. Okan Hoca'yı yerle bir ederken, Fenerbahçe karşısında güçlü bir isyan vardı. Müthiş bir futbolla, olumsuz düşünen herkesi mat ederek kazandı Okan Hoca. Elbette hakkını vereceğiz.
Fenerbahçe 1-2 Galatasaray, Kadıköy bizler için cennet bahçesi
Kadıköy, Okan Buruk için cennete açılan kapı. Bu sezon hangi maçlarda öne çıktık dersek, ligde kazandığımız Fenerbahçe deplasmanını gösteririz. O gün ne olduysa, aynısını kupada yaşattık. Benzer futbol, yine kaçan fark. Rakibin yeniden olmayan bir golle Fenerbahçe'yi geri döndürmeye çalıştılar. Ligde kazandığımız Fenerbahçe deplasmanının ardından momentum kazanmıştık ve seri elde ettik. Aynısını yaşayacağımızı düşünüyorum. Odaklanıp, maça tam anlamıyla hazırlık yaptığımızda farkı ortaya koyuyoruz. Okan Buruk'un derbi performanslarını tartışmam bile. Beşiktaş'a kaybettin, kötü de bir futboldu ama hemen akabinde Fenerbahçe'ye karşı gösterdiğin bu reaksiyon değerli. Seni kırmayı düşünürlerken, paramparça oldular.
1 Nisan 2025 Salı
Şurada ligde son 8 haftaya gireceğiz ama hala ideal 11'i, hatta formasyonu arıyoruz
Galatasaray'da "futbolcu bazlı" düşüşten daha bol bir şey yok. 1-2 isim düşer, derim ki futbolcu sorumlu. Herkes bu düşüşü yaşarsa, o zaman sorunu teknik heyette ararsın. Sara için düşüşte diyoruz. İlk haftalardaki etkisini, bir de bugününü kıyaslayın. Arada uçurum var değil mi? 23 - 24 haftadır tabela katkısı yapamayan bir Sara var. Oysa ayağının tozuyla müthiş tabelası vardı ve aradığımız 8 numarayı bulduk diyorduk. Bu düşüşün kaynağı Sara mı sizce? Sadece o da değil. Geleli henüz kısa zaman oldu ama Lemina'nın dahi bugünü, ilk geldiği maçlardaki gibi değil. Bol transfer sirkülasyonu ama her gelenin düşüş yaşadığı hazin bir tablo.
31 Mart 2025 Pazartesi
Bu sezon özelinde görüntü sağlıklı değil
10 kişi kaldıktan sonra dahi Beşiktaş maçının zor bir yanı yoktu. İlk yarının sonunda, Torreira'nın müthiş şutuyla talih başına konmuş. O andan itibaren en önemli odağın "beraberlik" olmalı. Kaybetmemeyi düşündüğünde neler yapabileceğini Fenerbahçe karşısında gösterdin. Beşiktaş maçının 2. 45 dakikasının başında yapabileceğin 2 farklı hamle var. İlki Morata ile Kaan Ayhan'ı değiştirmen ve Kaan Ayhan'ı sağ beke atıp 4-4-1 oynamak. Ya da Morata / Lemina değişikliği yapıp, merkezi daha kalabalık tutman. Daha doğrusu, Beşiktaş'ın dripling özelliği yüksek futbolcularına karşı önlem alman. O bağlantıyı kessen, Beşiktaş'tan geriye bir şey kalmıyordu.
30 Mart 2025 Pazar
4-2-3-1'e dönüş, 3'lü oynayamamak bana göre "korkakça" yaklaşım
Geçen 2 yılda Okan Hoca'yı "cesareti" üzerinden överdim. Cesur kararlar alır ve sonuca ulaşırdı. Bu sezonun ilk bölümünde de aslında aynı cesareti gösterdiği anlar vardı. Tottenham maçı örnektir. Çok cesur bir kadro ve oynanan futbol gibi. Sivasspor deplasmanı ya da. 1-0 geride ve 10 kişisin ama iyi futbol oynayarak, cesurca hamlelerle sonuca ulaşmıştın. Bugün ne değişti, niye o cesaret yok? 4-2-3-1'e dönüş, 3'lü oynayamamak bana göre "korkakça" yaklaşımdır. Bu takımı ara transferde 3'lü savunma oynamaya kurgulamışken, futbolcularını 4-2-3-1'e uydurmaya çalışıyor, adım adım geriye gidiyorsun. Bir yerde patlayacağımızı beklerken, Beşiktaş'a nasip oldu.
29 Mart 2025 Cumartesi
Beşiktaş 2-1 Galatasaray, alelade bir maça çıktığını düşünen teknik direktör
Dersine çalışan teknik direktörle, alelade bir maça çıktığını düşünen teknik direktör arasındaki fark bu işte. Solskjaer'in çalıştığı ders neydi dersek de, Galatasaray savunmasının zaafları. Kora kor mücadeleye girmeye gerek yok ki. Önde 4 tane hareketli hücumcuyla oynayıp, savunma arkasını işlemeyi hedeflediler. Bunda da başarılı oldular. Galatasaray alan verdikçe de dripling ile üstünlüğü ele aldılar. Buna asla cevap veremedin. Galatasaray savunmasının savrukluğu ve yerleşim hatalarını izledik. Üst üste 3 pas yapabildiğinde "pozisyon" üretebileceğin ortamda, 2. pastan sonrasını göremedin. Her top rakibe derken, o alanı elbette vereceksin. Milli Takımlar için verilen ara mı yeni mazeret? Çalışamama nedeni bu mu olacak?
28 Mart 2025 Cuma
Beşiktaş deplasmanına çıkarken ana odak "kaybetmemek" olmayacaktır.
Fenerbahçe karşısında "kaybetmemek" adına sahadaydın ve kaybetmeyin. Bence haddinden fazla hücumdan ödün verildi ama günün şartlarında istediğini aldığın için olumsuz bir tablo yok. Beşiktaş deplasmanına çıkarken ana odak bu denli "kaybetmemek" olmayacaktır. Olmaması da gerekiyor. Beşiktaş, kötü bir süreçte. Kadro kalitesi anlamında da gerinde ama nihayetinde derbi. Maçı asla hafife alamazsın. Yine de Fenerbahçe maçında olduğu gibi haddinden fazla ödün veremezsin. Bu da demek oluyor ki ideal 11'inle sahada yer alacaksın. İdeal 11'in de;
27 Mart 2025 Perşembe
Kimi var, kimi yok diyor, çok karışık mevzu
Davinson Sanchez'in oynayacağını tahmin etmekle birlikte, "oynamama" ihtimali üzerinden türeyen haberleri anlamıyorum. Bu konuyu sürekli yazar oldum ama büyük bir bilinmezlik var. Kolombiya'nın Brezilya ile oynadığı maçta kafa travması şüphesi ile kenara alındı, tetkikler yapıldı, sonuçlar temizdi. Sonrasında takımla idmanlara devam etti ama son maçta oynamadı. Yerine oynayan Cuesta iyi bir maç çıkardı, istatistikler oldukça iyi. Cuesta'nın Milli Takım ile kötü maçı olmaması da ayrı hadise. Bazı futbolcular var, Milli Takım'da büyür, kulüpte kaybolur. Davinson Sanchez'e dönersek, bilmediğimiz bir şeyler var gibi. Ne olduğu ortaya çıkacaktır da, kafa travmalarında şu kadar gün oynamaz diye bir şey var mı onu da anlamadım. Kimi var, kimi yok diyor. Varsa da süresi belli mi? Çok karışık mevzu.
26 Mart 2025 Çarşamba
Davinson Sanchez ile alakalı bilinmezliği bir an önce gidermek gerekiyor
Osimhen ve Davinson Sanchez, Galatasaray'ın en olmazsa olmaz 2 futbolcusu. 2 isimden 1'i denklemden çıktığı an geriye bir şey kalmıyor. Muadil yazamıyorsunuz. Bu denli bağımlılık bence de çok iyi bir şey değil ama her takımın sivrilen isimleri var. Rodri sakatlanınca, koca Manchester City dağıldı. Davinson Sanchez, Kolombiya'nın son Milli maçında olmayacak, nedeni de bir önceki maçta yaşadığı kafa travması. Bir şeyi yok deniyor, konuyla alakalı kuraldan bahsediliyor ama Türkiye'ye dönünce durumuna bakılacak diyen de var. Oyundan çıkarken de devam etmek istiyordu. Kontrolleri mutlaka yapılmıştır diye düşünüyorum. Beşiktaş karşısında sahada olur. Olmaması halindeki senaryoyu düşünmek istemiyorum. Cuesta, Kaan Ayhan ve Metehan Baltacı arkada bekliyor. Ya da Lemina'yı oraya kaydıracaksın. Maalesef hiçbiri Davinson Sanchez'in muadili olmayacak.
25 Mart 2025 Salı
Barış Alper Yılmaz'ı sol kanatta kullanmak, skor bulmak demek
Barış Alper Yılmaz'ın yeniden ivmelenmesinin artısını en derin şekilde yaşıyoruz. Sezon boyunca, çok yıprandığından ve bu yüzden düşüş yaşadığından söz ettik. Birçok mevkide oynayabilmesi, onun bileğindeki altın bileziklerdi ama rakip kaleden uzaklaşması "asıl etkisinden" uzaklaşması anlamına geldi. Son 2 maça inince, 2'sinde de tabelası var. 4-2-3-1'e dönmüşüz, sol kanatta ona yer vermişiz. Kaleye yakın oynayan Barış Alper Yılmaz da gol atıp, attırmaya başlamış. Hücuma odaklandıkça da, fizik gücünü "atağa" odakladı ve yeniden durdurulamıyor. Sezonun bu bölümünde sağladığı ivme de, şampiyonluk yolundaki en önemli güçlerinden biri.
24 Mart 2025 Pazartesi
Montella'yla alakalı tam olarak beğenilmeyen ne?
Milli Takım'ın başında 16. maçı, 10 galibiyet, 3 beraberlik almış. Euro 2024 demişsin, çeyrek final görmüş, yarı finalin kapısından dönmüş. Uluslar Ligi'nde en üst klasmana takımını çıkarmış. Şu an önünde Dünya Kupası hedefi var ve eminim ki orada da elinden gelenin fazlasını yapacak. Montella'yla alakalı tam olarak beğenilmeyen ne? Bu adamın "yabancı" olması, saçma sapan algılarınızı doğru mu kılıyor? Çeyrek final gördüğün şampiyonada, Semih Kılıçsoy neden oynamadı diye demediklerini bırakmadılar. Gün sonunda Semih Kılıçsoy'u kendi takımında düşünüyor musun peki? Bugün gibi tonla algı üretildi. En ufak sallantıda yine o acımasız eleştiriler gelecek ama son yılların en başarılı Milli Takım antrenörünle devam ediyorsun. Bu adamın artık biraz kredisi olmasın mı?
22 Mart 2025 Cumartesi
Bitiricilik de geldiği an geriye kusursuzluk kalmadı mı?
Osimhen'in Ruanda'ya attığı golleri görmüşsünüzdür. Özellikle de 2. golü. Galatasaray'da olduğu gibi yine kendi bireysel çabasıyla bulduğu bir goldü. Klas bitirişi benim için mühim nokta. Osimhen'de tüm özelliği mükemmel olarak adlandırıp, bitiricilik noktasında sıkıntı yaşadığını görüyoruz. Son dönemde bitiricilikte de sivrildi sanki. Bodrum FK deplasmanı gereksiz pas denemesi yapan Osimhen'den, uçan kaçan tüm pozisyonları bitiren Osimhen'e geldik. Bitiricilik de geldiği an geriye kusursuzluk kalmadı mı? Şampiyonluğu herkesten çok istediğini, şahsi meselesi olarak gördüğünü dile getirmişti. Kalan haftaları atlatırken, elbette en önemli kozumuz Osimhen olmaya devam edecek.
21 Mart 2025 Cuma
Okan Hoca'nın, Eren Elmalı transferi üzerindeki isteği ve etkisi önemli
Ara transferde adını ilk konuştuğumuz isim Eren Elmalı'ydı ama en son gerçekleşen transfer oldu. Gün sonu gelmemesi de sürpriz olmayacaktı. Trabzonspor'la pazarlık süreci çok uzamıştı ve sanırım gerçekleşmeyecek diye düşünüyorduk. Şenol Güneş'in geciktirdiği bir transfer süreci. Daha doğrusu, Trabzonspor'un "ülke futboluna" kazandırma noktasında geciktirdiği bir potansiyel. Kasımpaşa günlerini biliyoruz çünkü, gümbür gümbür geliyordu. Yerli sol bek, ülke futbolunun büyük kıtlığı. X futbolcunun takımı Kasımpaşa olunca, Galatasaray adına o iş imkansıza yakın oluyor. Trabzonspor bu transferi gerçekleştirdi ve futbolcunun potansiyelini köreltti. Şans bulma, bulamama hadisesi değil bu. Transfer sirkülasyonu içerisinde, yetenekli futbolcuların körelmesi.
20 Mart 2025 Perşembe
İnandığımız tüm şampiyonluk yarışlarında kaybettiğimizi henüz görmedim
Galatasaray'ın fikstürü kolay değil ama Fenerbahçe'de de benzer senaryo var. Ligin bu döneminde, düşme hattında bulunan takımlardan ziyade, orta sıralarda, hedefi olmayan takımlarla oynamayı tercih ederim. Kimi Avrupa iddiasında, kimi o aşamadayken çözülmeye başladı. Her 2 takımın da fikstürü kolay değil. Galatasaray'ın bu tabloda avantajı, iç saha maçlarındaki rakiplerin gücü. Orada hata yapılacağını düşünmüyorum. Deplasmanlar fazla ama takımın form durumunu yükseltmeye başladığı döneme denk gelmemiz ve eksiğin bulunmaması avantajımıza. 6 puanlık fark da unutulmasın. Tüm maçları kazanırız iddiasında değilim. Fenerbahçe için de bu geçerli, onlar da puan kaybetmeye devam edecek.
18 Mart 2025 Salı
Osimhen ve Muslera yerine iyi bir kaleci alıyoruz, başka transfer yok, razı mısınız?
Yeni sezonu ve transferi konuşmak için erken ama hazır Milli Takım arası, biraz kafa yoralım istedim. Şu soru üzerinden konuşalım. Yeni sezon için diyecekler ki "Osimhen ve Muslera yerine iyi bir kaleci alıyoruz, başka transfer yok, razı mısınız?". Bu soruya vereceğiniz yanıt ne olur? Kiralıktan dönme durumu olan futbolcuları da düşünerek, elimizde geniş ve iyi bir kadro olduğuna inanıyorum. Her sezon da çok büyük transfer sirkülasyonu yaşamaktan sıkıldım. Osimhen ve iyi bir kaleci transferi konusuna tamamım yani. Her pozisyonu kurtarabileceğimizi düşünüyorum. Şu an elde olup da hayal kırıklığı gibi görünen yüksek maliyetli çoğu ismi de kazanmamız gerekir. Onları da net bir opsiyon haline getirebilirsen, çok geniş bir kadrodan söz etmiş olacağız.
17 Mart 2025 Pazartesi
Bana bir masal anlat Jose, içinde türlü türlü algılar
İstiyorlar ki bütün rakipleri Kasımpaşa ve Alanyaspor gibi olsun, rahatlıkla 3 puan alınsın. Samsunspor gibi bir takım çıkıp, bu düzene çomak sokunca isyan ediyorlar. Mourinho diyor ki "takımlar Galatasaray'a karşı aynı motivasyonla oynamıyor". Farkındaysanız her şeye bir mazeret. Rangers'a eleniyor, yıllar önce Avrupa'daki hadisesine atıfta bulunuyor, intikam mı kovalıyorlar diyor. Ligin ilk 5 sırasında yer alan takımlara karşı galibiyet alamamışsın, hangi şampiyonluktan söz ediyorsun? Kazanamadığı maçlara bakın, her oyuncu değişikliğiyle takımı geri götürmüş. Galatasaray'ın fikstürü zor diyorlar, Fenerbahçe'nin kolay mı? 6+1 puanlık avantaj var. Belki de Galatasaray'ın bay geçtiği hafta esnasında bu fark aynı kalacak, çünkü rakipleri Trabzonspor. İç sahaları, deplasmandan daha zor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)